| İki gece kuşu aynı dava üzerinde. Tam birbirinize göresiniz. | Open Subtitles | ،بومتان ليلتيان تعملان على نفس القضية أنتما تناسبان بعضكما حقاً |
| Bir süredir aynı dava üzerinde çalışıyorsunuz. | Open Subtitles | أنتما الاثنان تعملان على نفس القضية طوال الوقت |
| aynı dava için çalışıyor olmamız senin için çalıştığımız anlamına gelmez. | Open Subtitles | كوننا نعمل على نفس القضية لا يعني ابدا اننا نعمل تحت إمرتك. |
| Aynı davada erkek arkadaşına ölümcül dozda eroin vermekten suçlanmış. | Open Subtitles | نفس القضية. كانت متهمة ايضا بتهمة اعطاء مصل سام لحبيبها |
| Bu da hoşuma gitse de gitmese de hepimiz Aynı davada çalışıyoruz. | Open Subtitles | مما يعني , سواء أعجبني أم لا كلانا يعمل على نفس القضية |
| İki gece kuşu aynı dava üzerinde. | Open Subtitles | بومتان ليلتيان تعملان على نفس القضية |
| bu tam olarak aynı dava değil. | Open Subtitles | حسناً، هي ليست نفس القضية بالضبط، لأن |
| Beraat etmemi sağladığınız davayla aynı dava... | Open Subtitles | أعني أنها نفس القضية التي أخرجتني منها |
| Evet, onunla aynı dava üzerinde çalışıyoruz. | Open Subtitles | بلي, نحن نعمل على نفس القضية |
| - Evet aynı dava | Open Subtitles | -نعم, حقيقةً, إنها نفس القضية |
| - Alicia yine aynı dava | Open Subtitles | (اليشا), إنها نفس القضية |
| FBI'da aylardır Aynı davada çalışıyormuş. | Open Subtitles | لقد كان مكتب التحقيقات الفيدرالي يعمل على نفس القضية لعدّة شهور |