- Ve hala aynı anlama geliyor. - Ama artık sen aynı kadın değilsin Maggie. | Open Subtitles | و انها لا تزال تعنى نفس الشئ الان انت لست نفس المرأة الان يا ماجى |
-Ve hala aynı anlama geliyor. -Ama artık sen aynı kadın değilsin Maggie. | Open Subtitles | و انها لا تزال تعنى نفس الشئ الان انت لست نفس المرأة الان يا ماجى |
Şey, yani aynı kadınla uzun zamandır beraberdim. | Open Subtitles | مختلف؟ حسناً ، لقد كنت مع نفس المرأة لفترة من الزمن |
Bir erkek aynı kadınla niye iki kere evlenir ki? | Open Subtitles | مالذي يجعل الرجل يتزوج نفس المرأة مرتين؟ |
Çok tuhaf bir durum belki, çünkü ikimiz de aynı kadına aşığız. | Open Subtitles | ربما تكون ظروف غريبة أن يكون علينا أن نحب نفس المرأة. |
İki erkeğin aynı kadını aynı günde öldürmeye kalkma ihtimali ne kadardır? | Open Subtitles | ما هي احتمالات أن اثنين من الرجال سوف _ محاولة لقتل نفس المرأة في نفس اليوم؟ |
Burada bahsettiğimiz kadın,benim Şükran Günü yemeğime kendi hindisini getiren kadınla aynı kişi. | Open Subtitles | هذه هي نفس المرأة التي أتت في عيد الشكر مع الديك الرومي |
Asla aynı kadın için çekişmemeliler çünkü biri kazansa bile sonra her ikisi de kaybeder. | Open Subtitles | يجب على الخصوص عدم التنافس على نفس المرأة لأن على الرّغم من وجود فائز، فإنها هزيمة لهما الاثنان |
O zaman aynı kadın değil. Bizim gördüğümüz o kadar yaşlı değildi. | Open Subtitles | إنها ليست نفس المرأة المرأة التي قابلناها كانت أصغر |
Hatta aynı kadın için aynen bu durumda kaldığını hatırlar gibiyim. | Open Subtitles | في الحقيقة أتذكر كونك في نفس الموقف مع نفس المرأة |
Evet, aynı kadın olmalı. | Open Subtitles | حسنا,نعم لا بد أنها نفس المرأة |
Sadece aynı kadın hakkında konuştuğumuzdan emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | فقط لأعرف أننا نتكلم عن نفس المرأة |
Hastalanmadan önceki aynı kadın geri döndü. | Open Subtitles | انها نفس المرأة التي كانت قبل أن تمرض |
aynı kadınla üç defa buluşmanın "seks yapmanın eşiği" anlamına geldiğini biliyor muydunuz? | Open Subtitles | هل كنتما تعرفان أن ثلاثة مواعيد مع نفس المرأة هو الحد الذي يؤدي للجنس؟ |
aynı kadınla hiç üç defa buluşmadım. | Open Subtitles | في الحقيقة, لم أخرج أبدا في ثلاثة مواعيد مع نفس المرأة |
Ve sen de, son sekiz trilyon yıldır aynı kadınla berabersin. | Open Subtitles | وأنت كنت مع نفس المرأة في الثمانية بلاين سنة الأخيرة |
New York'ta babamın aynı kadınla ve onun çocukarıyla, ...paten kaydığını gördüğümde, ...direkt sordum. | Open Subtitles | عندما رأيت والدي في نيويورك يتزحلق على الجليد مع نفس المرأة وولدها واجهته مباشرة وسألته |
aynı kadınla 45 yıl mutlu bir evliliği olmuş, 3 yetişkin çocuğu var. | Open Subtitles | كان متزوجا بسعادة من نفس المرأة لآخر 45 عاما و لديه 3 أولاد بالغين |
Çok tuhaf bir durum belki, çünkü ikimiz de aynı kadına aşığız. | Open Subtitles | ربما تكون ظروف غريبة أن يكون علينا أن نحب نفس المرأة. |
Bu yüzden, öldürülmesinden önce aynı kadına aldığı yüzüğün yanındaki çiçekten geçmiş olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | والتي أشترت له الخاتم، نفس المرأة التي تناول العشاء معها، مباشرة قبل أن يقتل |
İronik olarak, her ikimiz de aynı kadına aşık olduğumuz için şu anda ne hissettiğimi gerçekten anlayan tek kişi sensin. | Open Subtitles | الشيء الباعث على السخرية هو أنك الوحيد الذي تحسّ بشعوري في هذه الحظة بسبب كوننا الوحيدين اللذين أحببنا نفس المرأة |
Şansım yaver giderse, hayatı boyunca aynı işi yapıp, aynı kamyonu sürüp aynı kadını sevecek. | Open Subtitles | ...و بأي حظّ، سيعمل بنفس العمل ...يقود نفس الشّاحنة و يحب نفس المرأة لبقية حياته |
Öldürüp de ağacın altına gömdüğün kadınla aynı. | Open Subtitles | كانت نفس المرأة التي قتلتها قبل ستة شهور وبعد ذلك دفنتها تحت شجرة |