| Tanklara yetişmemiz lazım. | Open Subtitles | تعال أيها الرقيب، لا بد أن نلحق بالدبابات هيا |
| Acele edersek, hala 9:30'da Nino'ya yetişebiliriz. | Open Subtitles | اذا أسرعنا قد نلحق الحجز الساعة التاسعة والنصف الليلة |
| Acele edelim, Baş Müfettiş. Trene yetişmeliyiz. | Open Subtitles | بسرعة يا سيدي المفتش يجب أن نلحق بالقطار |
| Partiyi bozmak istemem. Akıntıyı yakalamamız gerekiyor. | Open Subtitles | أكره إفساد الحفلة، لكن علينا أن نلحق بالتيار |
| Yaptığı en önemli şey bize hayallerimizin peşinden koşmayı öğretmek oldu. | Open Subtitles | شيء واحد قام به هو علمنا أن نلحق بأحلامنا |
| Tamam, galiba size sonra yetişiriz? | Open Subtitles | حسناً، أظن إننّا سوف نلحق بكم أو ما شابة لاحقاً؟ |
| Bu hızla yaban domuzu şölenini kaçıracağız mercimek o kadar da iyi değil | Open Subtitles | مع هذه السرعة لن نلحق ابدا مأدبة الحيوانات البرّية المشوية بالقرية العدس ليس لذيذا |
| Ne olursa olsun, onları yakalamak ve belgeleri geri olmak zorundayız! | Open Subtitles | يجب أن نلحق بهم ونسرق المستندات مهما كان الأمر |
| Hızla yetişmemiz lazım, ya da en azından maçlarımızı şerefimizle kaybedelim. | Open Subtitles | نحتاج أن نلحق بهم بسرعة، وإلا فسوف نكون غير قادرين حتى على أن نخسر مبارياتنا بأي كرامة. |
| Bakın, Gerçekten ani olduğu için üzgünüm ama yetişmemiz gereken bir uçağımız var. | Open Subtitles | يجب ان نلحق بالطائرة إلى اين ستذهبن ؟ |
| Yaratıcı bir şekilde arabayı kullanmamız gerek ama sonuna yetişebiliriz. | Open Subtitles | سنقود بشكل آمن، لكن ربّما يمكننا أن نلحق الخاتمة. |
| Hatta biraz acele edersek "Schindler'in Listesi" ne suareye yetişebiliriz. | Open Subtitles | أعني إن أسرعنا فلربما يمكننا أن نلحق قائمة شموع الشاشات بمنتصف الليل |
| Onlara yetişmeliyiz, belki Debbie yanlarındadır! | Open Subtitles | لابد أن نلحق بهم ربما كانت ديبي معهم |
| Yola dikkat et lütfen. Isabel'e yetişmeliyiz. | Open Subtitles | راقب الطريق، رجاء "يجب أن نلحق ب"إيزابيل |
| İşimizi bitirdikten sonra çocuklarla benim yakalamamız gereken bir uçak var. | Open Subtitles | أنا والشباب لدينا طائرة نلحق بها بعد إنتهائنا |
| Ha evet, ne olursa olsun onun peşinden gitmememi köyün refahını korumak için kendi hayatını riske atmasının onun Ateşinin İradesi olduğunu falan söylemiş Kakashi-sensei. | Open Subtitles | صحيح... قال بألا نلحق به مهما كان الامر و أن مخاطرته بحياتة لحماية القرية هي إرادة النار لدية |
| Adamlarını burdan götürün..size yetişiriz biz | Open Subtitles | اخرج الشباب من هذا المكان وسوف نلحق بكم |
| Wade, Dalton, gidelim. Kahrolası maçı kaçıracağız. | Open Subtitles | ويد","دالتون" أستيقظوا" يجب أن نلحق المبارة |
| - Rehinelerle ilgili görüşme için Kent'i yakalamak istiyorsanız şimdi gitmeliyiz. | Open Subtitles | سيدتي، يَجِبُ علينا أَنْ نَذْهبَ الآن إذا أردنا أن نلحق بكنت لاجتماع الرهائن |
| Haydi şu teleferiği yakalayalım. Arabam öteki tarafta. | Open Subtitles | هيا، دعنا نلحق بتلك العربة سيّارتي على الجانب الآخر |
| Ruslara yetişmek istiyorsak yörüngesel bir görev hayati önem taşımaktadır Albay John Glenn ise bu iş için biçilmiş kaftandır. | Open Subtitles | بأول مهمة دوران للولايات المتحدة مهمة الدوران إلزاميه إن كنا سوف نلحق الروسيين |
| Uçarak gidemezsek, vaktinde yetişemeyeceğiz. | Open Subtitles | مالم نزرع أجنحة،لن نتستطيع ان نلحق به فى الوقت المناسب. |
| Eğer havaalanına gidersek, uçağı yakalayabiliriz böylece kendimizi biraz da olsa savunma şansını yakalarız. | Open Subtitles | إذا ذهبنا للمطار الآن ربما نلحق بالطائرة مما قد يعطيك فرصة للدفاع عن نفسك |
| Hadi gidelim. | Open Subtitles | دعنا نَذْهبُ نحن يَجِبُ أَنْ نلحق بالسفينةَ القادمةَ |
| Birbirimizi kaçırdık galiba. | Open Subtitles | لا بد أننا لم نلحق ببعضنا البعض |