| gece gündüz dans et, belki bir Arap şeyhi de çıkagelir. | Open Subtitles | أنت يَجِبُ أَنْ تَرْقصَي نهاراً وليلاً وأمل بَعْض الشيخِ العربيِ يَظْهرُ. |
| Adamlarım sarayını gece gündüz gözleyecek. | Open Subtitles | سأجعل رجالى يراقبون قلعتها نهاراً وليلاً |
| Herkes için bir tane var. Amerika'daki insanlar gece gündüz gözlük takarlar. | Open Subtitles | يَلْبسُ الناسُ النظارات السوداءَ هناك نهاراً وليلاً. |
| gece gündüz korkunç bir şekilde ilerliyoruz. | Open Subtitles | نحن نتقدم بإستمرّار مثل الجحيم نهاراً وليلاً |
| Bangladeş şu an dünyadaki en hızlı yayılan ülke: gece ve gündüz dakikada ortalama 2 şebeke. | TED | بنغلادش الآن هي أسرع دولة نامية في التطور في العالم، نظامين كل دقيقة في المتوسط نهاراً وليلاً. |
| Belki de yanında biri kalmalı, gece gündüz. | Open Subtitles | ربّما أنكِ بحاجة لأن يبقى معك أحد، نهاراً وليلاً. |
| Sizi gece gündüz Lei'den koruyacağıma... söz veriyorum. | Open Subtitles | أَعِدُ بحِمايتك نهاراً وليلاً لأبقيك بأمان من .. لي |
| Saygısızlık ettiğin altı milyon şehidimizin ruhu gece gündüz başına üşüşecek. | Open Subtitles | "أن شهدائنا الستة ملايين الذين قمت بتدنيسهم" "سيحومون حولك نهاراً وليلاً" |
| Ama müşterimi gece gündüz takip ettiğinizi hepimiz biliyoruz. | Open Subtitles | ولكن جميعنا يعلم أنّكم تتعقبون موكلي نهاراً وليلاً |
| Biri çöp öğütme makinesi ister, gece gündüz seni rahatsız ederler. | Open Subtitles | إئتمنْني، أَعْرفُ. مثل، إذا شخص ما حاجات a رمي قمامةِ، هم سَيُقلقونَك نهاراً وليلاً. |
| İki parmağını kestiler, çünkü o ve adamları haftalarca, gece gündüz 30 derece soğukta dışarıda yatmışlardı. | Open Subtitles | لأنه ورجاله ظلوا في العراء لمدة أسابيع نهاراً وليلاً في "5-إف" |
| Yani beni gece gündüz izliyorlar. | Open Subtitles | أعني، إنهم يراقبونني نهاراً وليلاً |
| Onu gece gündüz takip ettin. | Open Subtitles | تعقّبته نهاراً وليلاً. |
| Yeter Connie, gece gündüz arkanı kollayamam. | Open Subtitles | اللعنه، (كوني)، أنا لا أَستطيعُ حمايتك نهاراً وليلاً |
| gece gündüz gözetle onları. | Open Subtitles | راقبْهم نهاراً وليلاً. |
| Onları gece gündüz izle. | Open Subtitles | راقبْهم نهاراً وليلاً. |
| gece gündüz çalışıyorlar. Camryn... | Open Subtitles | - تَعْرفُ، يَعْملونَ نهاراً وليلاً. |
| Ve olur da, önümüzdeki birkaç ay içinde akşamın ilk saatlerinde dışarı çıkıp elinizi de bu şekilde kaldırırsanız, bu teleskobun, önümüzdeki dört sene boyunca gece gündüz, kesintisiz gezegen arayacağı alana bakıyor olacaksınız. | TED | وإذا ، قمتم في الأشهر القادمة بالسير في أول الليل و نظرتم إلى الأعلى بشكل مستقيم ووضعتم راحة يدكم هكذا ، فى الحقيقة ستننظرون إلى مجال السماء حيث يبحث هذا التيليسكوب عن كواكب نهاراً وليلاً دون انقطاع ، على مدى السنوات الأربع القادمة ، |
| Bir yıldır gece ve gündüz kımıldamadan seni bekledim. | Open Subtitles | إنتظرتك العام، بدون إنتقال نهاراً وليلاً |