| Yani test sonucu pozitif çıkanlar bir şeyleri olmadığı halde aylarca ya da yıllarca sonlarını beklediler, demektir. | Open Subtitles | مما يعني أن هناك من يأتي فحصهم إيجابياً و يتحملون نهايتهم المحتومة لأشهر أو أعوام قبل أن يكتشفوا أنهم بخير |
| Bu kibirli şerefsizler kendi sonlarını hazırladılar. | Open Subtitles | هؤلاء الأوغاد العدوانيين وصلوا إلى نهايتهم المحتومة |
| Kör olmuş şekilde sonlarını hazırlayacaklarsa, biz de mi yapmalıyız? | Open Subtitles | ولكن لأنهم سيسيرون عمياناً إلى نهايتهم هل ذلك يعني أننا يجب أن تكون كذلك أيضاً؟ |
| Çok adam tanıdım hapiste bu işi yapan. sonları kötü oldu. | Open Subtitles | لقد عرفت الكثير من تجار المخدرات بالسجن كلهم كانت نهايتهم سوداء |
| Başarsalardı, sonları olacağını biliyordum. | Open Subtitles | حتى طاقم المركبة، كنت أعرف أنهم لو نجحوا ستكون نهايتهم |
| Diğer erkekler de aynı arayışın peşine düştüler ve sonları tüyler ürpertici oldu. | Open Subtitles | ذهبت الذكور الأخرى لنفس المسعى وكانت نهايتهم مروّعة |
| Kendi mutlu sonlarını elde etmenin tek yolunun sizinkini yok etmekten geçtiğini düşünüyorlar. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لنيل نهايتهم السعيدة هي بتدمير نهايتكم السعيدة |
| Hepimiz Özel Kuvvet 24'ün cesur askerlerin hikâyesini de acıklı sonlarını da biliyoruz. | Open Subtitles | نحن جميعاً نعرف قصة الجنود الشجعان ،من فرقة 24 و نهايتهم المأساوية |
| Doğrusu, korkunç sonlarını bizim için açıkça ortaya çıkarıyorlar. | Open Subtitles | في الواقع، نهايتهم الكارثية هي من كشفتهم لنا |
| "Wish" artık sonları sayılır. | Open Subtitles | فألبوم (أمنية) كان تقريباً السبب فى نهايتهم |
| Artık sonları geldi. | Open Subtitles | "ها قد حانت نهايتهم" |