| Siri, niyetinizi bilen ve bunu yapmanız için size yardımcı olan, yaptırmanıza yardım eden şey. | TED | سيري الذي يعلم نواياكم ويساعدكم في تنفيذها، يساعدكم في إنجاز مهامكم. |
| niyetinizi takdir ediyorum ama bana bir iyilik yapın ve bu işi kendi kendinize yapın. | Open Subtitles | أشكر لكم نواياكم الطيبة لكن إعملوا معروف كونوا قديسيين بعيداً عني |
| niyetinizi öğrenmek için zihinlerinize girmekten başka çaremiz yoktu. | Open Subtitles | وبمعرفة نواياكم لم يكن لدينا خيار سوى دخول عقولكم |
| Para sahteydi ama niyetiniz gerçekti. | Open Subtitles | على الرغم من أن المال كان مزيفا إلا أن نواياكم كانت صادقة |
| Bana sanki niyetiniz işlerinizi kurtarabilmek için büyük bir güvenlik tehdidini saklamak gibi geldi. | Open Subtitles | يبدو لي أنّ نواياكم كانت لإخفاء تهديد أمني كبير من أجل إنقاذ وظائفكم. |
| Bir kez daha siz Silahşorlar niyetiniz hakkında yalan söylediniz. | Open Subtitles | مرة أخرى, كذبتم أيها الفرسان بشأن نواياكم الحقيقية. |
| O gerçek niyetinizi anlayacak. | Open Subtitles | , هو من سيعرف , نواياكم الحقيقية |
| İyi niyetinizi anlıyorum, ama özür dilerim. | Open Subtitles | أنا أفهم نواياكم الجيدة، لكن أنا آسفه |
| niyetiniz iyiydi. | Open Subtitles | نواياكم كانت جيدة. |