| Fark ettiniz mi, bilmiyorum ama eğer sizce bir sakıncası yoksa... ..benim niyetim, Bayan Harrington'a... ..yani kızınıza... evlenme teklif etmek. | Open Subtitles | لا أعرف اذا كنت قد لاحظت و لكن اذا كان ليس لديك موانع ، اننى كان فى نيتى أن أطلب من ميس هارينجتون |
| O zamanki niyetim kadını, adamı öldürmeden almaktı. | Open Subtitles | و كان فى نيتى بعد ذلك أن آخذها بدون قتل الرجل |
| Sizden bir iyi niyet gösterisi istiyorum. Benim iyi niyetim kaçtı, bayan. | Open Subtitles | إن نيتى الحسنة اختفت منذ زمن أيتها السيدة |
| - Al Capone'u, Frank Nitti'yi enseleyebiliriz. - Sanırım, bugünlük bu kadar yeter. | Open Subtitles | لدينا آل كابون , فرانك نيتى يكفينا عملا اليوم , سنلتقى غدا |
| Nitti'nin ceket cebinden çıktı. Nitti nerede? | Open Subtitles | عثرت عليها فى معطف نيتى اين نيتى؟ |
| Larry amcanın viskisini içip sarhoş olmuştun ve büyükanne Nettie'nin paha biçilmez vazosunu kırmıştın. | Open Subtitles | أنت مديونه لى بام هل تذكرين عندما ثملتى بخمر العم بارى و كسرتى مزهريه الجده نيتى |
| Nettie, bay Neff'e oturma odasını gösterir misin? | Open Subtitles | نيتى,أوصليه لحجرة المعيشة |
| Sizi temin ederim ki niyetim daha fazla acıya sebep olmak değil, tamam mı? | Open Subtitles | أوعدكَ أن ، نيتى ليست بأن أجلب إليكَ المزيد من الآلام , إتفقنا؟ |
| Ama ben kısa süreliğine Fransa'nın Prensi olarak kalacağım ve ziyafete benim de katılmaya niyetim var. | Open Subtitles | ولكن انا لدى الامير فى فرنسا لمدة قصيرة و فى نيتى ان استمتع بالوليمة |
| Yine de, ona karşı olan iyi niyetim için daha ne kadar güvence verebilirdim. | Open Subtitles | -و على ذلك فاى وعد اعظم اعرضه عليه -لاثبات حسن نيتى ناحيته؟ |
| Kesinlikle seninle kalmak gibi bir niyetim yok. | Open Subtitles | ليس فى نيتى مطلقاً أن أبقى معك |
| Bunu senin önünde yapmaya niyetim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن فى نيتى أن أفعل ذلك أمامك |
| Ayrıca Sağlık Hizmetleri Tasarısı'nı kaybetmeye hiç niyetim yok. | Open Subtitles | ليس فى نيتى أن أخسر إعلان التأمين الصحى |
| Belki inanmayacaksın ama, niyetim bu değildi. | Open Subtitles | صدقينى او لا , هذا لم تكن نيتى |
| Biliyorsun, niyetim başlangıçta buydu. | Open Subtitles | أنت تعرف أن هذه كانت نيتى |
| Bu iyi bir teklif Bay Nitti. | Open Subtitles | إننى أعرض عليك عرضا جيد يا سيد نيتى |
| Harlen Maguire. İyi akşamlar Bay Nitti. | Open Subtitles | هيرلين ماجوير مساء الخير يا سيد نيتى |
| Bay Nitti ile konuşmam lazım. | Open Subtitles | أريد أن أتحدث مع السيد نيتى |
| Biraz olacaktı. Buz kutusunda ne var hiç bilmem. Nettie! | Open Subtitles | ربما يكون هناك البعض منها لطالما لم أعرف ما بداخل صندوق الثلج نيتى)! |
| Sağol, Nettie. Nettie harikulade değil mi? | Open Subtitles | شكرا نيتى نيتى رائعه مش كده? |
| Nettie'yi kovdum. | Open Subtitles | - اه انا مشيت نيتى. |