| Bunlar da FBI'ın profilcileri Ajanlar Gideon, Jareau ve Greenaway. Nasılsınız? | Open Subtitles | هؤلاء هم عملاء مكتب التحقيقات الفيدرالية جيدون , جارو , جرين واى |
| Bunlar da çocuklar olmalı.. Zencefil kökü* alın. | Open Subtitles | لابد أن هؤلاء هم الاطفال تناولاجذورالزنجبيل.. |
| - Bunlar onlar mı? | Open Subtitles | حسناً, أعتقد أنه هؤلاء هم صحيح؟ |
| Bunlar benim insanlarım ve onları ilk savunan benim, ama mücadelem gerçek. | TED | هؤلاء هم أهلي، وسأكون في الطليعة للدفاع عنهم، ولكن النضال صعب. |
| Onlar sadece bir sınavı kazanan veya kazanamayan rakamlar değiller, Onlar bizim gelecekteki vatandaşlarımız. | TED | هؤلاء هم مواطنونا في المستقبل ليس مجرد أرقام قد تنجح أو لا تنجح في اختبار |
| - Bunlar bütün müşterilerin mi? | Open Subtitles | هل هؤلاء هم كل زبائنك ؟ لدي الحق بأن أبقى صامتاً, أليس كذلك ؟ |
| Toparlaması zor ama doğru olan şey çoğu zaman Bunların aynı çocuklar olması. | TED | الآن، ما هو صعب لجمعه معًا، ولكنه صحيح هو أن هؤلاء هم نفس الأطفال في مرات عديدة. |
| Ama ne olursa olsun, eğer bu fırsatı alıp kullanırsak, yaratıcı oluruz, işte onlar yaratıcı insanlardır, | TED | ولكن أيا يكن، إذا اغتنمنا الفرصة، وتماشينا معها، وكنا مبدعين، هؤلاء هم المبدعون، |
| Bu Yılan'ın ve Bunlar da diğer arazi mafyalarının. | Open Subtitles | هؤلاء هم الثعابين ومعهم امسكنا بباقي ملاك البيوت يارئيس |
| Başa geçtiğinde de bunlar kalan insanlar Bunlar da tekmeyi yiyecek olanlar olacak. | Open Subtitles | وعندئذ، هؤلاء هم الباقون وهؤلاء هم الراحلون |
| Ve Bunlar da söylendiği şekilde ilaçları kullanan insanlar. | Open Subtitles | و هؤلاء هم اﻷناس الذين تعاطوا الدواء بحسب اﻹرشادات. |
| Evet, Bunlar onlar. - Evet, buradalar. | Open Subtitles | - .. مووري , صحيح , هؤلاء هم.. |
| - Bunlar onlar olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن هؤلاء هم |
| Beyler, Bunlar onlar. | Open Subtitles | .هؤلاء هم يارفاق. |
| Bunlar benim oğullarım. Her birinin annesi farklıdır. | Open Subtitles | هؤلاء هم ابنائي، كل واحد منهم من أم مختلفة |
| Bunlar benim insanlarım. Şu an evimdeyim. Kontes'i oynamak zorunda değilim. | Open Subtitles | هؤلاء هم ناسي ، انا في وطني الآن لست مضطرة إلى لعب دور الكونتيسة |
| Selam, içeri gelin. Bunlar benim poker arkadaşlarım. | Open Subtitles | مرحباً بكم تفضلوا هؤلاء هم لاعبوا البوكر |
| Onlar bizim askerlerimiz, savaşçılarımız bizim eşlerimiz Onlar bizim kardeşlerimiz bizim çocuklarımız. | Open Subtitles | هؤلاء هم جنودنا ومحاربونا هؤلاء هم أزواجنا وزوجاتنا وإخواننا وأخواتنا أبناؤنا |
| - Bunlar gelecek yillarda takimini belirleyecek adamlar. | Open Subtitles | ـ الآن ، هيا ـ هؤلاء هم الرجال الذين سوف يُحددون مُستقبل فريقكم لأعوام قادمة |
| Bunların Havari Peter ve Paul olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هل تعلم بأنّ هؤلاء هم الرسُل بطرس وبولس؟ |
| İşte onlar memur bey. Oradalar. | Open Subtitles | هؤلاء هم أيهـا الضابط |
| Oh, Bunlar senin arkadaşların ve komşuların. Özür dilerim. | Open Subtitles | هؤلاء هم أصدقائك و جيرانك أسفة. |
| bu insanlar, dünyadaki en ilkel insanlar. | TED | هؤلاء هم الأشخاص الأكثر بدائية في العالم. |
| Bu adamlar sizin görev sürenizce Alkatraz'da bulunan mahkumlar. Doğru mu? | Open Subtitles | هؤلاء هم رجال كانوا سجناء فى الكتراذ أثناء فترة رئاستك للسجن ، هل هذا صحيح ؟ |
| İşte, oradalar! | Open Subtitles | تاليهو , هؤلاء هؤلاء هم |