| Dikkat, Hazzard'ın güzel insanları. Bildiğimiz gibi hayat bitmek üzere. | Open Subtitles | الرجاء الانتباه يا سكان هازارد الحياة كما نعلم ستعود للنهاية |
| Bayanlar ve baylar 70. geleneksel Hazzard Ralli'sine hoş geldiniz. | Open Subtitles | سيداتي وسادتي مرحبا بكم في السباق الـ70 من سباقات هازارد |
| Hazzard telefon fihristinin o kadar kalın olduğunu hatırlamıyorum. | Open Subtitles | أنني لا أذكر بأن دليل هاتف هازارد سميك بهذا الحجم |
| -Eğer sana dedim mi, gülüşün, Hazard gün batımı kadar tatlı. | Open Subtitles | هل اخبرتك ان الجو جميل جدا وكذلك الشمس بمقاطعة هازارد ؟ |
| -Siz Hazard'dan uzak durun, ben de bırakırım. | Open Subtitles | انتم يا ولدين ابقوا بعيدين عن هازارد وسأطلق سراحهم |
| -Dikkat Hazard halkı -Bildiğimiz Hazard'ın sonu gelmek üzere. | Open Subtitles | الرجاء الانتباه يا سكان هازارد الحياة كما نعلم ستعود للنهاية |
| -Bo... -Benim Hazar ralli rekorumu kırmaya çalışıyor. -Ne oldu şimdi? | Open Subtitles | هذا بو دوق يا رفاق يحاول بو أن يسجل رقمي القياسي بسباق هازارد |
| Arkadaşlar, bu Bo Duke. Bo benim Hazzard Ralli rekorumu kırmayı umuyor. | Open Subtitles | هذا بو دوق يا رفاق يحاول بو أن يسجل رقمي القياسي بسباق هازارد |
| Hazzard ilçesindeki kanun yaptırımına en yakın şey. | Open Subtitles | الشيء الأقرب إلى تطبيقِ القانون في مقاطعةِ هازارد |
| Jefferson Davis Hogg Hazzard ilçesinin en alçak adamı. | Open Subtitles | جيفيرسن ديفيس هوق الرجل المفوض لمقاطعة هازارد |
| Hazzard'ın iyi insanlarına tekrar gurur duymak isteyecekleri şeyi hatırlatmayı umuyorum. | Open Subtitles | أُريدُ جعل الرجالِ اللَطِيفينِ مِنْ هازارد ليكونوا فخورون مرة ثانية |
| Ve Hazzard'ın güzel insanlarına ralliye gelmelerini ve en sevdikleri oğulları Billy Prickett'i alkışlamalarını hatırlatıyorum. | Open Subtitles | أَتمنّى بأنّ الرجالَ اللَطِيفينَ مِنْ كُلّ هازارد أن يأتوا الى السباق ليهتفوا لبيلي بريكير |
| Hazzard ilçesindeki gün batımı kadar güzel olduğunu söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل اخبرتك ان الجو جميل جدا وكذلك الشمس بمقاطعة هازارد ؟ |
| İkiniz de Hazzard'dan uzak durun, bu defa ciddiyim. | Open Subtitles | انتم يا ولدين ابقوا بعيدين عن هازارد وسأطلق سراحهم |
| -Görünüşe göre turuncu araba kaçakları Hazard County'de. | Open Subtitles | هاهي تظهر هنا السيارة البرتقاليةَ مِنْ مقاطعة هازارد |
| -Gerçekten Hazard'ı maden mi yapacaksınız bay Hogg? | Open Subtitles | هل كنت ستزيل هازارد لتعمل منجم يا سيد هوق ؟ |
| -Bu çocukların, Hazard County kurtarmada nasıl kahramanlık gösterdiklerini söyleyeceksiniz ya. | Open Subtitles | نعم سيدي .. نريد تعليقك على الشابان اذ يستحقو ان يكونوا أبطال لأنقاذهم هازارد |
| -İşte Hazard County'nin gerçek ünlüleri. | Open Subtitles | هذا لأبناءَ مقاطعةِ هازارد المفضّلون |
| Ve Bay Hazard, komşu köpeklerinin bahçesindeki çiçekleri mahvetmesinden hiç hoşlanmazdı. | Open Subtitles | والسيد (هازارد) لم تعجبه كلاب الحي التي تفسد مشاتل زهوره |
| Bir gün, sokağın karşısından bağırma sesleri duydum ve Bay Hazard'ın evine doğru koştum 15 kadar yetişkin insan, yerde acılar içinde kıvranan köpeğim Teddy'nin başında duruyordu. | Open Subtitles | ذات يوم، سمعت صراخاً قادماً من الشارع لذا قصدت السيد (هازارد) وكان هناك حوالي 15 بالغاً يحيطون بكلبي، (تيدي) |
| Çılgın Kuzenler filminde gösterildiği kadar kolay değilmiş. | Open Subtitles | "التي صورها فيلم "دووك أوف هازارد |