| Şimdi sorumuz şu: eğer bu kadar zenginleşirsek ne kadar sosyal gelişim kaydedeceğiz? | TED | إذن السؤال الآن هو: إذا بلغنا هذا الحجم من الثراء، ماهو مدى النمو الاجتماعي الذي سنبلغه؟ |
| bu kadar nüfüsa hizmet etmek için kaç personel çalışıyor? | TED | كم شخص وظف لديه لخدمة هذا الحجم من السكان؟ |
| Mutlu olman için bu kadar parayı insanlara vermen, onlara her şeyi yaptıracak. | Open Subtitles | مع هذا الحجم من المال كل نزيه في هذه المدينة سيكون أكثر من سعيد لكي ينقلب على أقرب وأعز شخص لديه من أجل مصلحته الشخصية |
| Bu yüzden ne zaman böyle gizemli bir teknolojiye bu kadar para saçmaya hazır bir kötü örgüt gördüğümde bunun Anti-Tanrı olduğunu varsayarım. | Open Subtitles | لذلك عندما أرى منظمة ما تريد أن تنفق هذا الحجم من المال على تقنية غامضة أفترض دائماً إنها التي ضد الله |
| bu kadar çok şiş olmasını beklemiyordum da. | Open Subtitles | لم أتوقع أن أرى, هذا الحجم من الورم |
| Köprü bu kadar yoğunluğu kaldıracak şekilde yapılmadı. | Open Subtitles | انه لم يبنى كي يحمل هذا الحجم من الناس |
| bu kadar bastırmam kendinde iyi hissettiriyor mu? | Open Subtitles | هل هذا الحجم من الضغط يبدو جيدا لك ؟ |
| Hangi şirket sana bu kadar sorumluluk ve güç verebilir ? | Open Subtitles | تعلمين هذا الحجم من المسؤولية والقوة |
| Normalde bu kadar alnım yok. | Open Subtitles | عادة لا يكون لدي هذا الحجم من الجبهة |