| Bu çizim de dahil, bugünkü şöhret sponsorluğuna yakındı. | TED | وضعها في هذا الرسم التوضيحي كان مشابها لرعاية المشاهير اليوم. |
| Phoebe, muhtemelen Bu çizim son yüz kere çevrilmiş, ve kamp sizin çocukluk olduğunu söyledi, bu yüzden şansı var... | Open Subtitles | فيبي، يبدو أنك قلبت على الأرجح الماضي على هذا الرسم مئة مرة و أنت قلت أن هذا المخيم .. من طفولتك ، إذاً الإحنمالات |
| Esasen bu işe 2D çizimlerle başlarsınız -- Bu çizimler, teknik bildirilerde ve internette çok fazla. | TED | إذن، كيف، في الأساس، هذا يعمل وهل بدأت مع هذا الرسم ثنائي الأبعاد تلك لأوراق التقنية تطوف حول الإنترنت. |
| Bize gösterdiğin Bu çizimler, eksikliklerle dolu. | Open Subtitles | هذا الرسم يرينا أنّ المكان مليء بالفتحات. |
| bu grafik şu an bizim çevreyi inşa ederken neyle uğraştığımızı gösteriyor. | TED | هذا الرسم البياني يمثل ما نتعامل معه الآن في البيئة المبنية. |
| Bu resim birçok eski yazıda görünüyor. | Open Subtitles | هذا الرسم التوضيحي موجود في كثير من المراجع القديمة |
| bu grafiğin en üstünü hakkında konuşmuş olduğumuz frekansı gösterir. | TED | اعلى هذا الرسم يُبين تردد التوزيع الذي تحدثت عنه |
| Sakıncası yoksa, elimizdeki çizime gir göz atar mısınız lütfen. | Open Subtitles | هل تمانع في إلقاء نظره على هذا الرسم هنا, رجاءً؟ |
| 1990'lardaki telekomünikasyon; George Gilder bu diyagramı Negroponte değişimi olarak adlandırmaya karar verdi. | TED | الإتصالات في التسعينيات، قرر جورج جيلدر أن يسمي هذا الرسم البياني بتقاطع نيجروبونتي. |
| daha sonra içeriye dalıp ve etrafa dolaşabiliriz çünkü uçuyoruz, Bu özel anda yer çekiminden endişe etmemize gerek yok, bu şekilde Bu çizim sayfa üzerinde her yöne yönlendirilebilir. | TED | ومن ثم النزول إلى الداخل وحولها، ولأننا نطير، لا داعي للقلق من الجاذبية في هذه اللحظة تحديداً، لذلك فإنه يمكن توجيه هذا الرسم بأي شكل من الأشكال على الصفحة. |
| Bundan dolayı, Bu çizim, | TED | بالتالي، يظهر هذا الرسم |
| Dolayısıyla, Bu çizim -- | Open Subtitles | . . إذاً هذا الرسم |
| Bu çizimler Samuel Willenberg adında kamptan kaçmayı başarabilen bir Yahudi tarafından yapılmıştır. | Open Subtitles | هذا الرسم قام بعمله واحد من "الهاربين "صموئيل فيلينبرج |
| Bu çizimler. Kapılar ateşlerin içinde kapanıyor. | Open Subtitles | هذا الرسم بوابات تغلق على لهب |
| Bu çizimler sana. | Open Subtitles | هذا الرسم لَك |
| bu grafik, yanlı yayın konusu üzerine yapılan yayınlardaki yanlı yayınların varlığını gösteriyor. bence bu gelmiş geçmiş en komik | TED | هذا الرسم البياني يوضح وجود التحيز في النشر فى دراسات لأهداف النشر. وأنا أعتقد أنها أطرف نكتة وبائية .. |
| bu grafik sıkıcı görünüyor, ama beni heyecanlandıran ve her sabah uyanmamı sağlayan neden bu grafik. | TED | الرسم يبدو مملا لكن هذا الرسم هو ما يجعلني متحمسا وأستيقظ في كل صباح |
| Gitmekte olduğu hızı umarım bu küçük resimde gösterebilmişimdir -- aynı şekilde Bu resim de ters döndürülebilir ve iki taraflı okunabilir, çünkü altta ve üstte birer metin var, bir tanesi bu resimde baş aşağı. | TED | أرجو أن أكون قد اوحيت بالسرعه التي يتحرك بها من خلال هذا الرسم والذي يمكن أن يستدار ويُقرأ من كلا الجانبين ، لأنه يوجد نص في الاسفل ، والنص على الاعلى ، أحداها بالمقلوب في هذه الصورة. |
| Bu resim, size cinayet hakkında bir şey söyleyemez. | Open Subtitles | هذا الرسم لا يمكنه إخبارك بشيء... عن القاتل، وإنما يخبرك فقط عن الطفل الذي رسمه |
| Bunların hepsi. Ancak bu grafiğin hazırlanması, bütün bu bilinen risk faktörleri içine alıyor. | TED | ولكن هذا الرسم البياني بعد وضع المعطيات السابقة في الحسبان كل هذه المخاطر المعروفة |
| Ancak, belli ki bu grafiğin ortaya koyduğu başka bir soru daha var, şöyle ki, yirmi yıl geçti, üçüncü on yılı ayırt eden bir şey var mı? | TED | ولكن هناك سؤال آخر أن من الواضح أن هذا الرسم البياني يطرحه، الذي، حسنا، لقد ذهب من خلال عقدين - هل هناك من شيء يميز الثالث؟ |
| Şu çizime bir bakın. | TED | ألقوا نظرةً على هذا الرسم. |
| beslenme bilgileri etiketi, bunun gibi birsey, kocasının diyagramı O sonra, geçen sene, şu resmi çizdi. | TED | مع تأثير هذه الدراسة ، شيء من هذا القبيل ، في مخطط خاص به . في العام الماضي ، رسمت هذا الرسم البياني . |