| Bu duyguyu biliyorum sanki her şey elinden kaçıyor gibi... | Open Subtitles | أنا أعلم هذا الشعور كما لو كانت الأمور تنزلق منك |
| Bu duyguyu biliyorum sanki her şey elinden kaçıyor gibi... | Open Subtitles | أنا أعلم هذا الشعور كما لو كانت الأمور تنزلق منك |
| Ama bazen O hissi artık yaşayamayacağım için kötü hissediyorum. | Open Subtitles | انها مجرد بعض الأحيان أنه يزعجني أنني أبدا ستعمل لديهم هذا الشعور. |
| - Silahını kullanmak için can atıyor. - o duyguyu bilirim. | Open Subtitles | أنها تتلهف لتجربة هذا السلاح أعرف هذا الشعور |
| Rahatlarım sanmıştım, ama ama Bu duygu çok daha kötü. | Open Subtitles | لقد أعتقد أننى سأشعر براحه ولكننى هذا الشعور أسوأ بكثير |
| sadece bu duygudan kendimi kurtaramam. Pozisyon değiştirmelerimiz, şimdi de Bud'a... | Open Subtitles | لا يمكنني ان أتجاهل هذا الشعور نبدل مواقفنا و الآن نعرض على باد |
| Aslında içimde garip bir his var Jim'in bana söylemediği bir şey hakkında. | Open Subtitles | أنا في الحقيقة عِنْدي هذا الشعور الغربةِ بأنّ هناك شيء جيِم لا يُخبرُني. |
| Eminim birçoğunuz Bu duyguyu bilirsiniz. | TED | أنا متأكدة أن الكثير منكم يعرفون هذا الشعور. |
| Kendimi bayağı hissettim, garipti çünkü Bu duyguyu genellikle severdim. | Open Subtitles | أنا فيلين 'فاسد، وهو أمر غريب لأنني عادة مثل هذا الشعور. |
| Bu duyguyu da ilk defa seninleyken hissettim. | Open Subtitles | والمرة الأولى التي عرفت فيها هذا الشعور كنت أنتِ من أعطيتني إياه |
| Bu duyguyu çizmek istiyorum. Ama yapamıyorum. | Open Subtitles | أريد أن أرسم هذا الشعور , و لكني لا أستطيع |
| Evet, O hissi bilirim. Böyle bir durumda; beni, ne neşelendirir, biliyor musun? | Open Subtitles | أجل, أعرف هذا الشعور لكن أتعرف, مالذي يُبهجني دائماً؟ |
| O hissi bilirim. Karım beni avanak yerine koydu. | Open Subtitles | ، نعم ، أعرف هذا الشعور لقد استغفلتني زوجتي للتو |
| O hissi hiç yaşadın mı bilmiyorum ama. | Open Subtitles | أتعرف ، لا أعلم إذا كان بإمكانك الحصول على هذا الشعور |
| - Oh, o duyguyu biliyorum. - İşte... o duygu insanlar arasında oldukça yaygın olur. | Open Subtitles | أنا أعرف هذا الشعور حسناً إنه شعور سائد عند البشر |
| İlk defa beni mutlu eden biriyle birlikte oldum o duyguyu bilirsin Ona tamamen deli oluyordum. | Open Subtitles | كان هذه صراحة المرة الأولى في حياتي التي الكون فيها مرتبطاً هكذا مع أحدهم. أتعرف هذا الشعور عندما تكتشفهم؟ |
| Ve Bu duygu geçici olabilir ama galiba da bunun için yaşıyoruz. | Open Subtitles | و من الممكن أن يكون هذا الشعور عابرا و لكنني أعتقد بأنه ما نعيش لأجله |
| Biliyorum, senin bu duygudan haberin yok ama harika bir şey. | Open Subtitles | وانا أعلم انك لا تدرك ماهية هذا الشعور ولكنه رائع |
| Ne güzel. Kendine ait bir yatak. Nasıl bir his olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | يبدو ذلك رائعًا، سرير لكِ وحدك لا أتذكر كيف كان هذا الشعور |
| Belki onunla olan arkadaşlığım Bu histen doğdu. | Open Subtitles | وربما صداقته معي.. هي من ولدت هذا الشعور المشترك. |
| Bu ... bu şeyi bu tuhaf his bu bir tuhaf his | Open Subtitles | إني أعاني، من هذا الشعور الغريب، إنه شعور غريب |
| bu hissin hiç bitmemesini istiyorsun. | Open Subtitles | ويلاه يا رجل، لن ترغب بزوال هذا الشعور أبداً |
| Dün akşam karantinadayken bende de O his vardı. | Open Subtitles | حسناً لقد كان لدى هذا الشعور أمس فى الحجر الصحى |
| Bunun nasıl hissettirdiğini kimsenin anlayamayacağını düşünüyorsun, ama ben de bunları yaşadım. | Open Subtitles | تظنين أن لا أحد يمكنه فهم هذا الشعور لكني كنت في مكانك |
| Günün her saniyesi bu hissi kafanda döndürdüğüne adım gibi eminim. | Open Subtitles | أحسبك ربّما تحملين هذا الشعور معك، في كل ثانية من اليوم. |