| Düşündüm de, belki silahlarını atıp, yerine bunu koyabilirsin. | Open Subtitles | وخطر لى أنه ربما يمكنك إزالة المسدسات ووضع هذا بدلاً منها |
| Ben yapabilirim, barfikslerin yerine bunu yapabilirim. | Open Subtitles | يُمكنني أن أفعل هذا بدلاً من تمارين السحب. |
| - Evet, ama öldürmek yerine bunu atmayı seçtim. | Open Subtitles | أجل ، ولكنّني اخترت فعل هذا بدلاً عن ذلك |
| Onun yerine bunu ye, ve cehennemine dön. | Open Subtitles | كُل هذا بدلاً منها و أرجع الى الجحيم |
| Neyi yapmak yerine bunu ezberlediniz? | Open Subtitles | لقد قمت بحفظ هذا بدلاً من القيام بماذا؟ |
| Onun yerine bunu buldum. Hastanedeki çocuk değil mi bu? | Open Subtitles | ووجدت هذا بدلاً منه |
| - Tamam. - Evet, bir elma suyu istiyorum. - Onun yerine bunu içsen? | Open Subtitles | أُريد عصير تفاح- خُذي هذا بدلاً منه- |