| Daireme gelmek için uydurulmuş hayatımda duyduğum en kötü mazeret bu olabilir. | Open Subtitles | هذا ربما يكون أسوء عذر قد أستخدمه شاب ليحاول الدخول الى شقتي |
| Bunu söylemeliyim tattığım en lezzetli çorba bu olabilir. | Open Subtitles | حسناً، عليّ أن اعترف، هذا ربما يكون افضل حساء تذوقته فى حياتى |
| Bunu istemelerinin nedeni bu olabilir. | Open Subtitles | هذا , ربما يكون ما يريدوا |
| Belki de bu kurtulmamızı sağlayacak önemli bir şey olabilir. | Open Subtitles | هذا ربما يكون الشيء الذي يمكنه أن ينقذنا. |
| Brick, Autumn'un durumdan haberdar olmasını istemediğini biliyoruz ama bu iyi bir şey olabilir. | Open Subtitles | أسمع يا بريك نحن نعرف أنك لاتريد أن تعرف آوتم انك معجب بها بعد لكن هذا ربما يكون شيء جيد |
| İçimden bir ses adamımız bu olabilir diyor. | Open Subtitles | أشعر أن هذا ربما يكون رجلنا |
| Çok ciddi bir şey olabilir. | Open Subtitles | هذا ربما يكون خطير جداً |
| Alex, dinle, annene ihanet etmiş gibi hissettiğini biliyorum, ama inan bana, bu, onun başına gelen en iyi şey olabilir. | Open Subtitles | اليكس), اصغى اليَّ) انا اعلم انك تشعر وكانك تخون والدتك, ولكن صدقنى هذا ربما يكون افضل شيء حدث لها |
| Bu üzerine gidilebilecek bir şey olabilir. | Open Subtitles | هذا ربما يكون له علاقة به |
| Bak, biliyorum Caleb ve sen onu yakalamaya çalışıyorsunuz, ama asıl konu Mona'dan daha büyük bir şey olabilir, anladın mı? | Open Subtitles | أنا أعلم أنكي أنتي و (كايلب) تحاولون القضاء عليها (و لكن هذا ربما يكون أكبر من (مونا |