"هذا مؤلم" - Translation from Arabic to Turkish

• Acıyor
• Bu acıttı
• Acıdı
• Acıtıyor
• Acıtmış
• Canım yandı
• - Acıttı

Ha siktir! O kadar Acıyor ki sayamıyorum! Kaçta kalmıştık?
يا الهي, هذا مؤلم للغاية لا أستطيع العد, اين وصلنا؟

Sadece bir an Acıyor. Görev sırasında olması da gerekli değil.
هذا مؤلم لفترة قصيرة ولا داعي ليكون ذلك ضمن الخدمة

Tanrım, tam kafamın üzerine düştüm. Dostum, Bu acıttı.
إلهي، انا هبطت مباشرة على رأسي أوه، هذا مؤلم

Tanrım, Bu acıttı!
يا إلهي، هذا مؤلم

Canım Acıdı ama birbirlerine âşıklar demek ki.
. هذا مؤلم .. لكن اعتقد بأنهم يحبون بعضهم

Oh pislik! Biliyorum Acıtıyor bebeğim, ama her şey yoluna girecek. Şimdi beş dakikada şerifi bulur ve getiririm-
أعلم أن هذا مؤلم لكن كل شيء سيكون على مايرام

Acıtmış olmalı. Birden çok arkadaşa sahip olmanın bir anlamı var, House.
لا بد أن هذا مؤلم لهذا تفيد مصادقة أكثر من واحد

Canım yandı Nelson... ama fiziksel olarak değil.
هذا مؤلم يا " نيلسون " ليس جسدياً, لكني أظن أننا أجتزنا

Acıyor. Yalnızım. Yapayalnızım ve Acıtıyor ve iyi değilim.
, أنا وحيد تماماً و هذا مؤلم و ليس جيداً .

Biraz canım Acıyor.
هذا مؤلم إنه مؤلم. مؤلم قليلاً.

Dayanamıyorum. Çok Acıyor.
لا يمكنني أن أتحمل أكثر من ذلك هذا مؤلم

Kıskaçların! Ne yapıyorsun! Acıyor!
اتركني، اتركني ماذا يحدث، هذا مؤلم

Çok Acıyor! Her şey yoluna girecek canım.
لقد نسيت كم هذا مؤلم! إنه مؤلم! سيكون كل شيء على ما يرام.

Çok Acıyor! Gerçekten çok Acıyor!
هذا مؤلم للغايه,يا رفاق هذا مؤلم للغايه

Ow! Ow! Bu acıttı!
هذا مؤلم هذا مؤلم.

Lanet! Bu acıttı! Seni...
هذا مؤلم أيها اللعين

Pekâlâ, Bu acıttı.
. حسناً , هذا مؤلم

Acıdı mı? Ha Askercik?
أعرف أنّ هذا مؤلم صحيح أيّها الجندى؟

- Ahbap, canım Acıdı. - Bir kız gördün mü?
يارجل, هذا مؤلم هل رأيت هذة الفتاة؟

- Bu çok Acıtıyor. - Evet, olay da bu zaten.
هذا مؤلم - نعم ، هذا هو الهدف من الأمر -

Ve o çok genç. Tanrım, içimi Acıtıyor.
و هو صغير جداً أيضاً يا إلهي، هذا مؤلم

Yanan enkaz, düşen cesetler ve tam o ürkütücü sessizlik havaya hakim olduğunda bağırdım, "Acıtmış olmalı."
حطام يحترق، جثث تتساقط، وتماماً عندما يخيّم ذلك الصمت المخيف على المطار، صرخت قائلاً "لا بد أن هذا مؤلم".

Canım yandı ve şişmanladım. Gerçek bir şişko.
هذا مؤلم وأنا أشعر أنني بدينة بدينة

- ...sözleşme iptaline imkan verebilsin. - Acıttı.
بإزالة صفة التثبيت في المنصب - هذا مؤلم -