| bu filmleri yapma sürecinde çoğu zaman kameremı sinirdendirme pahasına kendimi fotoğraf çekerken buluyorum. | TED | خلال عملية إنتاج هذه الأفلام وجدت نفسى أقوم بالتقاط صور، غالباً بسبب الإنزعاج من مصورى الفيديو |
| bu filmleri daha iyi hale getirebiliriz. | Open Subtitles | هذه الأفلام التي تمثلونها، يمكنها أن تكون أفضل من ذلك. |
| 500 euro faturası da çok ağır olur. Bu film hiç mantıklı gelmiyor. | Open Subtitles | فواتير بـ500يورو سوف تكون ثقيلة هذه الأفلام ليس لها معني |
| bu filmlerin bu kadar gözde olmalarının sebebi psikolojik işkence unsuru içermesi. | Open Subtitles | حسنا، السبب الذي يجعل هذه الأفلام ذات شعبية هو عنصر التعذيب النفسي |
| Ama bu filmler böyle engelemelere rağmen anlaşılmak için yapılmıştır ve kendisi şarkılar da ve danslarda harika zamanlar geçirir. | TED | لكن، هذه الأفلام صنعت لتفهم بغض النظر عن هذه العوائق، هي تستمتع بالأغاني والرقصات والمغامرة، |
| O filmler eğitimli aktörler için değil mi? | Open Subtitles | انتظري، أليست هذه الأفلام للفنانين المتدربين؟ |
| Evet, o filmleri yalnızca bir kez izledim. | Open Subtitles | فى الحقيقة ،لقد قمت بمشاهدة هذه الأفلام مرة واحدة فقط |
| Ya da belki o filmlerden birine bir oyuncu olarak. | Open Subtitles | أوربما... كممثلة في واحد من هذه الأفلام. |
| Bunun için tasalanmıyorum, ahbap. Her ay bu filmlerden yaparız hiç biri duyulmadı. | Open Subtitles | حتى العديد من هذه الأفلام الحصول على بذل كل شهر، لا أحد ستعمل حتى إشعار. |
| Evet, bu filmleri dikkatlice izleyecek gönüllülere ihtiyacım var. | Open Subtitles | نعم ، أنا بحاجة للذهاب من خلال المتطوعين هذه الأفلام مع غرامة بين مشط الأسنان. |
| Lois, bu filmleri keşfetmeden önce kadınlar benim sadece penisimden yaş getiriyordu. | Open Subtitles | قبل أن أجد هذه الأفلام النساء تجعلني أبكي فقط من قضيبي |
| Anne-babamız tüm bu filmleri | Open Subtitles | أبوينا أحضروا كل هذه الأفلام معهم من ألمانيا |
| Uyanmasını dört gözle bekliyorum, ona bu filmleri nasıl yaptıklarıyla alakalı harika sorular soracağım. | Open Subtitles | لا أطيق صبراً حتى تستيقظ لأسألها تلك الأسئله عن كيف صنعوا هذه الأفلام |
| Bu film iyi mi, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفي أي من هذه الأفلام جيدة؟ |
| Bu film hiç bitmez çünkü. | Open Subtitles | لأن مثل هذه الأفلام لا تنتهى جيداً |
| Film çok iyi. Şimdi, bu filmlerin neredeyse hiçbiri Bechdel Test'ini geçemedi. | TED | الآن، لا شيء تقريبا من هذه الأفلام يستطيع اجتياز اختبار بيتشديل. |
| İşte, bu filmler çirkin filmler ayrıca, kadınları ve dişileri küçük düşürüyor ve ayrıca ışıklandırma da hiç güzel olmuyor ve Monica, sen devam et. | Open Subtitles | حسنا هذه الأفلام تهاجم وتقلل من قيمة النساء بشدة و الإضاءة غير مغرية |
| Hadi ama O filmler daha çıkmadı. | Open Subtitles | بربك . لم يتم إنتاج هذه الأفلام بعد |
| Sektördeki insanların o filmleri yapmaları ne kadar zor biliyor musun? | Open Subtitles | ! شركات الانتاج تعمل بكد .حتى تصنع هذه الأفلام |
| Ya da belki o filmlerden birine bir oyuncu olarak. | Open Subtitles | أوربما... كممثلة في واحد من هذه الأفلام. |
| bu filmlerden her biri bizimki gibi bir gerçekliği gösteriyor ama bizimkini göstermiyor. | Open Subtitles | كل واحد من هذه الأفلام تظهر واقع مثل واقعنا ولكن ليس واقعنا |
| Sadece şimdiye kadar filmlerde kaç erkekle seviştiğini merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أعرف كم رجلا ضاجعت فى هذه الأفلام |