| Bu balıktan sonra, bu kayanın altına kendisini saklamış, kırmızı floresan iskorpitle tanıştık. | TED | بعد هذه السمكة، تعرفنا بعقرب الماء الأحمر المضيء هذا متغطي ومختبئ في هذه الصخرة. |
| Senin mantığına göre, Bu taş seni kaplanlardan uzak tutar. | Open Subtitles | حسب كلامك هذا يمكنني الإدعاء بأن هذه الصخرة تبعد النمور |
| bu kayayı parçalayacağım, delikanlı, buradan Macon'a. | TED | سأحطم هذه الصخرة يا فتى من هنا إلي ماكون |
| Bu kayadan ayrılmak ve kendi başımıza yüzeye çıkmak zorundayız. | Open Subtitles | يجب علينا ان نصعد الى السطح ونخرج من هذه الصخرة |
| Sanırım hepimiz bu taşın ne içerdiğini bilmek isteriz. | Open Subtitles | أعتقد أننا جميعاً نريد أن نعرف ما هية هذه الصخرة. |
| Ama gerçekte, Bu kaya zaten tepenin zirvesinde. | TED | ولكن، في الحقيقة، هذه الصخرة في أعلى التل فعلياً. |
| bu kayanın vakumlanıp nitrojen içinde mühürlenmesinin sebebi de bu. | Open Subtitles | لهذا هذه الصخرة مفرغة من الهواء بالنيتروجين. |
| Kızın bir parçasının bu kayanın parçası olduğundan bahsediyorum. | Open Subtitles | انا اتكلم عن ان جزء منها اصبح جزء من هذه الصخرة |
| "bu kayanın kalbimden alınmasını nasıl da dilerdim." | Open Subtitles | "كم اتمنى ان هذه الصخرة يمكن اتخاذها من قلبي." |
| Bu taş artık senin için daha uygun Bunu sana veriyorum | Open Subtitles | .هذه الصخرة مناسبة أكثر لكِ سأعطيكِ إياها |
| Bu taş sadece 1200 metrelik yükseklikte bulunur. | Open Subtitles | حسناً,هذه الصخرة بإمكانك إيجادها فقط عند ارتفاعات عالية مثل 4000 قدم |
| Bu taş 6.000 yıldan eski olamaz. | Open Subtitles | إن عمر هذه الصخرة لا يزيد عن 6000 سنة |
| Freya benim ilkim olacak, ama ancak Than'in bu kayayı yok etmesini önleyebilirsem. | Open Subtitles | وسوف يكون أول فريا بلدي, ولكن فقط إذا كنت تستطيع منع وثان من تدمير هذه الصخرة. |
| Artı, bu kayayı göletin kıyısında bulduk. | Open Subtitles | بلإضافة إلى أننا وجدنا هذه الصخرة على حافة المستنقع. |
| Mmmm, zamanı değiştiremiyor, hasadı hızlandıramıyor, ya da beni Bu kayadan ışınlayamıyorsan yok! | Open Subtitles | حسناً، مالم تستطيع أن تعدل الوقت، أسرع أو تذهب بى بعيدا عن هذه الصخرة |
| Bir gün Bu kayadan kurtulacağım ve İmparatorluk'la savaşacağım. | Open Subtitles | في يوم من الأيام .. سأنزل من هذه الصخرة و أحارب الإمبراطورية |
| Şu an bu taşın altında babamla birlikte uyuyor. | Open Subtitles | والآن فهي ترقد إلى جانب أبي تحت هذه الصخرة |
| bu taşın benin için hayatından daha değerli olduğunu söyle. | Open Subtitles | اخبره ان هذه الصخرة اثمن بالنسبة لي من حياته |
| Burada ölmek istemiyorum. Böyle dediğim için kusura bakmayın ama Bu kaya değmez. | Open Subtitles | أنا وأنت لا نريد أن نموت هنا سامحنى على ماقلته , هذه الصخرة ليست متساوية |
| Hadi, Evelyn. Bu taşı görmen gerekiyor. | Open Subtitles | تعالي يا إيفيلن عليكِ أن ترى هذه الصخرة. |
| Bana bir kaç gün önce garip bir taş bulduğunu söylemişti. | Open Subtitles | أخبرني أنه وجد هذه الصخرة الغريبة قبل أيام، |
| şu taşı ver! | Open Subtitles | أعطني هذه الصخرة |
| Dünya Savaşı'nın ilk günlerinde çoğunluğu çocuk direnişçiler kayıplarının isimlerini bu kayaya yazdılar." | Open Subtitles | ثوار، معظمهم أولاد، وضعوا اسماء موتاهم على هذه الصخرة |
| Gidelim, çilli. Bıktım bu kayalıktan. | Open Subtitles | لنذهب يا ذات النمش لقد رأيت ما يكفي من هذه الصخرة |