| Bu bebek 1,000 yardan uzağa 50 kalibrelik mermi atabilir. | Open Subtitles | هذه الصغيرة يمكنها ان تطلق عيار 50 لمسافة الف ياردة |
| Hayır, hayır, hayır. Bu bebek bizim. Biz bunu dürüst bir biçimde kurtardık. | Open Subtitles | لا, لا, لا, هذه الصغيرة ملكنا لقد أنقذناها بعدل و أمانة من يجدها يحتفظ بها |
| Yalnızca kıçını kaldır ve şu küçük içki batığını buraya geri getir! | Open Subtitles | قم و تحرك بعقبيك و أحضر هذه الصغيرة إلى هنا |
| Üzeri pembe bok kaplı şu küçük şeylerden. | Open Subtitles | هذه الصغيرة مع الشيء الوردي فوقها. |
| Bu küçük bebeğin... ..Bu küçük bebekle evleneceğini kim tahmin ederdi ki? | Open Subtitles | انظري إلى هذا ,من كان ليظن أن هذا الصغير سيتزوج هذه الصغيرة يوما ما |
| Bu küçük kızın babası olabilecek bir adam olmayı istedim. | Open Subtitles | أردت أن أكون من النوع الذي يمكن أن يصبح والد هذه الصغيرة |
| Bakalım bu yavru köşelerde nasıI. | Open Subtitles | لنرى كيف تتعامل هذه الصغيرة مع المنعطفات |
| Haydi. Sana bu bebeğin neler yapabileceğini göstereyim. | Open Subtitles | هيا ،، دعني أريك ما تستطيع فعله هذه الصغيرة. |
| Bu bebek, organik maddelerin arkasında bıraktığı hareket izlerini algılıyor. | Open Subtitles | هذه الصغيرة تقرأ أنماط مترسبة من المواد العضوية |
| Bu bebek o hurdaların hepsinden hızlı. | Open Subtitles | هذه الصغيرة يمكنها أن تتفوق على كل السيارات الضعيفة في أي يوم |
| Ben söylüyorum, Bu bebek değişecek is - yüzden benimle kim? | Open Subtitles | أنا أؤكد لك هذه الصغيرة ستغير حياتـ ... ا اذن من معى ؟ |
| Bu bebek RX-12 çift silindirle beraber geliyor. | Open Subtitles | هذه الصغيرة تأتي بمحرك "أر أكس-12 ذو أسطوانتين". |
| Hayır, Bu bebek DNA izi bırakılmadan kapatılmış. | Open Subtitles | . لا هذه الصغيرة كانت مغلقة بأحكام |
| Peki şu küçük olana ne demeliyiz? | Open Subtitles | و ماذا ينبغي بنا أن نسمي هذه الصغيرة ؟ |
| şu küçük böcek de neredeymiş? | Open Subtitles | أين هي هذه الصغيرة ؟ |
| şu küçük şişko kıza bir bak, Ethel. | Open Subtitles | (انظري إلى هذه الصغيرة السمينة يا (إثيل |
| Bu adamların aradığı şey yüzünden Bu küçük kız ailesini kaybetti. | Open Subtitles | الشيء الذي كانوا يبحثون عنه كلّف هذه الصغيرة عائلتها |
| Fakat Bu küçük bebek hayatımı ikinci kez kurtardı. | Open Subtitles | ولكن هذه الصغيرة أنقذت حياتي مرتين لحد الآن |
| Bir hayvan gelip de ana kameralarımızı parçalarsa Bu küçük aletlerin o hayvanı yakalamasını umuyoruz. | Open Subtitles | إذا كانت الحيوانات قادمة لتدمّر الكاميرا الرئيسية فنحن نأمل أن يتم تصويرها من قبل هذه الصغيرة |
| Ve bu yavru başarıyla geçti. | Open Subtitles | واجتازَته هذه الصغيرة بنجاح |
| Ama bu yavru tatlılık abidesi. | Open Subtitles | ولكن هذه الصغيرة جميلة جداً |
| Herneyse, en sevdiğiniz meyve ve sebzeleri seçip, bu bebeğin içine atıyor ve keyfini çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | على أية حال, كل واحد يختار الخضروات أو الفواكه المفضلة لديه ثم ضعوها في هذه الصغيرة, وإستمتعوا |