| Peki ama Stasi neden bütün bu bilgileri arşivlerinde topluyordu? | TED | ولكن لماذا جمعت الستاسي كل هذه المعلومات في سجلاتها؟ |
| Detektif, bir gazeteci olarak katilin muhabirimizle iletişime geçeceğine dair bir şans varsa bu bilgileri haberimize katma taraftarıyım. | Open Subtitles | حضرة المحقق ، بصفتي صحفيّا ، فأنا أميل إلى إستعمال هذه المعلومات في تغطيتنا هناك إحتمال قويّ بأن القاتل إتّصل بمراسلنا |
| ...ve artık tüm bu bilgileri büyük CBS paketleriyle taşıyabiliyoruz. | TED | ونستطيع اليوم من وضع جميع هذه المعلومات في نظام معلومات الجغرافيا الكبير GIS. |
| Tüm bu bilgileri neden bir kutuya hapsettiğini asla anlamayacağım Harry. | Open Subtitles | لن افهم أبداً لماذا انت تقفل على جميع هذه المعلومات في صندوق (هاري) |