| Ancak ilgini çekmekte başarısız olduysam elbette bu aramayı görmezden gelebilirsin. | Open Subtitles | لكن إن فشلتُ في إثارة اهتمامك، فاعتبر هذه المكالمة لم تكُن. |
| Onun için yapabileceğim bir şey var mı hiç bilmiyorum. Bu arada, bu arama sana servete mal olacak. | Open Subtitles | أعني لا أعرف ما الذي يمكنني فعله له، في هذه الأثناء، هذه المكالمة تكلفكِ ثروة. |
| Bu telefon konuşmasını yaptın mı, yapmadın mı? | Open Subtitles | لقد انتينا للتو من اعادة البناء هل قمت باجراء هذه المكالمة ام لا ؟ |
| - Seni, uyarıyorum. - Sandığın gibi değil. Sadece Bu çağrıyı bitirmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا أحذركِ، ليس الأمر هكذا أنا أريد إنهاء هذه المكالمة فحسب |
| Bu telefona bakmam lazım. Ama yazıyı düzelt. | Open Subtitles | علي تلقي هذه المكالمة لكن حاول تحسينها وأعدها إلي |
| Operatör, bu aramanın ödemesinin kredi kartımdan alınmasını istiyorum lütfen. | Open Subtitles | سنترال,أريد تحميل تكلفة هذه المكالمة على رقم بطاقة إئتماني، رجاءً |
| Eğer ki hattı düşürmeye çalışırlarsa ve bu aramayı kapatmaya... | Open Subtitles | حتى لو كانت مقطوعة حاول توصيل هذه المكالمة |
| Bütün iletişim analistleri, bu aramayı kopyalayın ve bütün sunucularımızdan filtreleyin. | Open Subtitles | .إلى كل المحللين، ليتم نسخ هذه المكالمة وعمل فيلتر لها عبر كل السيرفرات |
| Chuck, bu aramayı yapmanın benim için ne kadar zor olduğunu biliyorsun. -Dinliyorum. | Open Subtitles | شاك , تعلم كم اجراء هذه المكالمة صعب علي انا استمـع |
| Nasıl oluyor anlamıyorum ama, her yıl hesaplarını yenilemek için orayı arıyorum, ve bu arama yıllık komisyonumun %25'i olacak şekilde bitiyor. | Open Subtitles | لكنني أجري مكالمة واحدة كل عام لأجدد حسابهم و تصبح هذه المكالمة ربع عمولتي للعام كله |
| bu arama tamamen farklı bir şey hakkında. | Open Subtitles | لذا فمن الواضح أنّ هذه المكالمة لها غرض مختلف تمامًا |
| Ve... hayatımda olan her şey bu kadardı tam o anda Bu telefon geldi. | Open Subtitles | وهذا كل ما حدث في حياتي، حتى وقت استلام هذه المكالمة. |
| Tamam, Bu telefon çağrısına kadar iki saatlik kısa bir süremiz var. | Open Subtitles | الموافقة، نحن عِنْدَنا ساعتان قصيرتانُ قبل هذه المكالمة الهاتفيةِ. |
| Bu çağrıyı kaçırdığın gibi. | Open Subtitles | على عكس هذه المكالمة التي قمتِ بتفويتها للتو |
| Efendim, sanırım Bu telefona baksanız iyi olur. | Open Subtitles | سيدتي , اعتقد أن عليك تلقي هذه المكالمة |
| Bu yüzden, bu aramanın kaynağını bulmak için oldukça büyük bir alanda arama yapmamız gerekecek. | Open Subtitles | لذا يجب أن نضع شبكة كبيرة جداً لنحاول تتبع مصدر هذه المكالمة |
| Ne kadar hoş olmasa da Bu görüşme, o uçakları saldırıdan koruyabilir. | Open Subtitles | هذه المكالمة مهما كانت ليست جيدة لك ستنقذ هذه الطائرات من الهجوم عليها |
| Çok iyi gidiyor olsak da bu telefonu açmam gerek. | Open Subtitles | من الجيد بأنَ يستمر ذلك علّي الرد على هذه المكالمة |
| Bu yüzden de bütün bu görüşmeyi uydurdun, öyle değil mi? | Open Subtitles | إذن لقد ختلقتي كل هذه المكالمة أليس كذلك ؟ |
| Bu çağrı Donna Jensen içindir. | Open Subtitles | هذه المكالمة لدونا جينسين |
| O aramayı yazdırmak isterseniz, ekstradan 49 sentiniz daha gider. | Open Subtitles | تريد عنواناً من هذه المكالمة ستتكلف حوالي نصفاً آخراً |
| Haklarımı görmezden mi geliyorsun, avukatım yanımda ve bu Konuşmayı kayıt ediyorum. | Open Subtitles | أنت لن تأخذي زيلي هل تنكر علي حقي؟ المحامي يسجل هذه المكالمة |
| Bu aramaya cevap verme, arayan Derek Smeath. | Open Subtitles | لا تجيبي على هذه المكالمة, إنها من ديريك سميث لا تجيبي على هذه المكالمة, إنها من ديريك سميث |
| Bunu açmam gerek, arabada görüşürüz - Tamam | Open Subtitles | يجب أن أتلقى هذه المكالمة سألتقي بك عند مكتب تأجير السيارات |
| bu konuşma fazlasıyla uzadı. Yatağına dön. | Open Subtitles | هذه المكالمة استغرقت وقتا طويلا اذهب للسرير |