"هذه الموارد" - Translation from Arabic to Turkish

    • bu kaynakları
        
    • bu kaynaklar
        
    bu kaynakları nasıl yöneteceğimiz konusunda kendimizi değiştirmemiz gerekiyor. TED نحتاج لتغير كيفية السير نحو ادارة هذه الموارد
    Geçiş size bu kaynakları ...daha elverişli ve daha da... ...eğlenceli kullanmanızı sağlar. TED المتحولة تعطيك طريقة أكثر سلامة وراحة ومتعة لاستخدام هذه الموارد.
    Buraya, bu kaynakları tüm ulusa adil olarak dağıtmak için geldim. Open Subtitles أنا هنا لتوزيع هذه الموارد بإنصاف في كافة أنحاء الأمة
    bu kaynaklar ücra yerlerde mevcut değil. TED هذه الموارد ببساطة ليست متوفرة في المناطق النائية.
    Yani eğer erken metastatik kanser hücresi bakış açısıyla düşünecek olursanız, ihtiyaç duydukları kaynakları araştırırken, eğer bu kaynaklar kümelenmiş ise, diğer karıncaları toplamak için muhtemelen etkileşimleri kullanacaklardır. Eğer kanser hücrelerinin nasıl diğerlerini topladığını çözebilirsek, o zaman yerleşmeden onları yakalayacak tuzakları kurabiliriz. TED فلو فكرنا من هذا المنظور في الخلايا السرطانية المتنقلة وهي هناك تبحث عن الموارد التي تحتاج إليها، إذا كانت هذه الموارد متجمعة، فمن المحتمل أن تستخدم التواصل للغزو، ولو عرفنا كيف تقوم الخلايا السرطانية بالغزو، عندها قد يمكننا عمل فخ لها واصطيادها قبل أن تصبح متطورة.
    Birbirine bağlı bu kaynakları onların farklı teknolojileriyle düzenlemek için bir hesaplama kılavuzu geliştirerek dünya çapındaki bilgi işlem kaynaklarının kesintisiz paylaşımını devreye soktuk. TED من أجل تنظيم هذه الموارد المترابطة مع تقنيّاتها المنتوّعة، طوّرنا شبكةً حوسبيّة، مكّنت المشاركة السلسلة لموارد الحوسبة في جميع أنحاء العالم
    bu kaynakları kullanmak için kurallar geliştirdiler. Ayrıca davranışlarını değiştirdiler. Böylece paylaşılan kaynakların yarınlara aşırı avlanma, aşırı otlatma, kirlenme veya tükenme tehlikesi olmadan aktarılmasını sağladılar. TED طوروا القوانين والممارسات عن كيفية إدارة هذه الموارد، وغيروا سلوكياتهم لكي يتمكنوا من الاستمرار على الاعتماد على هذه الموارد المشتركة في المستقبل عن طريق الحد من الصيد الجائر، والرعي الجائر، ومنع تلوث واستنفاذ مجاري المياه الحالية.
    Şimdi bir yandan, bize "kaz bebeğim, kaz" nasihatı veriyor çünkü Tanrı bu kaynakları biz bulalım diye yeraltına koymuşmuş ve diğer taraftan, Alaska'nın el değmemiş bakir doğasını reality show'unda övüyor. TED على احد الاطراف تشير سارة الى وجوب الاستمرار في الحفر لان الله وضع هذه الموارد في الارض لكي يستخرجها الانسان وعلى الطرف الآخر .. تحاول ان تقدر الطبيعة طبيعة آلاسكا الفتية من خلال برنامجها " الواقعي "
    bu kaynaklar neye yarıyor... onlar bizim için değil mi? Open Subtitles لماذا هذه الموارد المنتجعات ()... هي أنها لا تتوفر () الغيار بالنسبة لنا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more