| Bak, yapmanı istedikleri şeyi sadece, ...istediğin kadar yaparsan, buradan kurtulmanın yolu bu olabilir. | Open Subtitles | إسمعي, إذا عملتي مايريدون منكي عمله فقط بقدر ماتستطيعين هذه قد تكون طريقة خروجك من هنا |
| Elimize geçecek tüm bilgi bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون كل المعلومات التي نحتاجها لإيجاد الهدف؟ |
| Onları yıkmak için ilk adım bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون ربما الخطوة الأولى للإيقاع بهم |
| Rossi, bu adami yakalamak icin tek sansimiz bu olabilir. | Open Subtitles | روسي هذه قد تكون فرصتنا الوحيدة لإمساك هذا الرجل |
| Hayır, ama bunun son görevi olabileceğini biliyor. | Open Subtitles | لا لكنه يعرف ان هذه قد تكون مهمته الأخيرة |
| Eh , bu olabilir kılık değiştirmiş bir lütuf . | Open Subtitles | حسناً, هذه قد تكون نعمة مقنعة أراهن على ذلك |
| Tetikleyici bu olabilir. Reddedilme ve öfke ona yalnız, değersiz hissettirdi. | Open Subtitles | هذه قد تكون الشرارة, الرفض والغضب هما ما جعلاه يشعر بالوحدة وإنعدام القيمة، |
| Kazanmak için son şansımız bu olabilir Chrisjen. | Open Subtitles | هذه قد تكون فرصتنا الأخيرة للفوز, كريسجن |
| - Ne? Seni aldattığı kişi bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون العلاقة التي خائف منها |
| Davayı çözmek için en iyi şansımız bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون أفضل فرصة لحل القضية |
| Hayır. Hendrix anın bu olabilir. | Open Subtitles | لا, هذه قد تكون لحظة (هنديكس) الخاصة بك |
| Düşebileceğim en aşağı nokta bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون أتعس اللحظات |
| Herot'un tek şansı bu olabilir. | Open Subtitles | هذه قد تكون فرصة (هيروت) الوحيدة |
| Bu durumun teorimi kanıtlayacak bir şans olabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | و هذا يجعلني أعتقد أنه ربما هذه قد تكون فرصتي لإثبات هذه النظرية |
| Bunlardan biri panzehir olabileceğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتظن ان واحدة من هذه قد تكون المصل ؟ |