| Eğer şimdi karşı koyarsak, onları yenebiliriz. Ya Almanlar uçakları yollarsa? | Open Subtitles | لو قاومنا الآن، بإمكاننا هزيمتهم ماذا لو أرسل الألمان الطائرات؟ |
| Bu ordu ve benim planlarımla sanırım onları yenebiliriz. | Open Subtitles | بهذه التشكيلة, وبـ خطّتي بإمكاننا هزيمتهم |
| Bunu yenmek zor olacaktır. | Open Subtitles | قد حصلت على قوة روح القمر و المحيط و سوف يكون من الصعب هزيمتهم. |
| Onları yenemeyiz, denememiz lazım. | Open Subtitles | نحن يمكننا هزيمتهم كل ما علينا فعله هو المحاولة |
| Eğer onları yenmeyi başarırsak bir daha kimse sporcu olmadığımızı söyleyemez. | Open Subtitles | اذا ما تمكنا من هزيمتهم لن يتجرىء أحد على القول أننا لسنا رياضيات |
| Onlar yenebildiyse biz de yenebiliriz değil mi? | Open Subtitles | حسناً ان استطاع أولئك البدائيون هزيمتهم فلابد أننا نستطيع.. |
| Bir kez yendik mi, bir daha yenebiliriz! | Open Subtitles | , لقد إستطعنا أن نهزمهم لمرة . فنستطيع هزيمتهم مُجدداً |
| - Evet. Eğer yeterince sıkı çalışırsak, onları yenebiliriz. | Open Subtitles | نعم ، و اذا عملنا بجد كفاية يمكننا هزيمتهم |
| Asıl kozumuz Beş Meleğin Nefesi hala elimizde, o yüzden onları yenebiliriz. | Open Subtitles | ما تزال لدينا قسيمة نفسة الملاك الرئسي، لذا، فما زلنا قادرين على هزيمتهم. |
| Onları yenmek bir şey değil zaten. Ben 50 kg.lık tutup rekor deneyeceğim. | Open Subtitles | بدلا من ذلك أتمنى هزيمتهم والتقاط 50 كيلو سمك السلمون المرقط |
| İşte bu yüzden, bu heriflerle karşılaşıp onları, yenmek istiyorsam, en sahih, en aydın, ve en bilimsel yaklaşımı edinmem gerekir. | Open Subtitles | إذا أردت التنافس مع هؤلاء الأشخاص و هزيمتهم احتاج أخذ أكثر نهج علمي دقيق ممكن |
| Bir kez olsun herkesi yenmek, tozumu yutturmak isterdim. | Open Subtitles | لمرة واحدة فقط، أردت هزيمتهم كلهم و أبهرهم |
| Ama ordusu olmadan tek başımıza kalıyoruz. Onları yenemeyiz. | Open Subtitles | لكنْ مِنْ دون قوّاته نحن لوحدنا، و لا نستطيع هزيمتهم |
| Partiyi temsil eden aday sen olursan onları yenemeyiz. Nokta. | Open Subtitles | لا يمكننا هزيمتهم وأنت واجهة الحزب، ولو لفترة |
| Aslında gerçekte, adil bir savaşta yenmeyi başardığımız tek adamlar bunlar. | Open Subtitles | إنهم الوحيدون الذين يمكننا هزيمتهم بمعركة خفيفة |
| S.P.K. peşimize Jeff Malone'u takacak ve onu alt edebilecek tek kişi... | Open Subtitles | بأن لجنة البورصات والأوراق المالية تسعى وراءنا ...وليس هنالك من يستطيع هزيمتهم سوا أحسنتي التخمين |
| Bu sonuçlara göre, 6 yıl önce, Teal'c, bizi inandırdığının aksine, derinlerde, Goa'uld'un asla mağlup edilemeyeceğine inanıyordu. | Open Subtitles | إستناداً لهذه النتائج , منذ ست سنوات مضت ما أدى بنا لدفع تيلك بالإيمان بذلك بداخله , هو لم يعتقد أن الجوائولد أبداً من الممكن هزيمتهم |
| Onları yenemezsin! | Open Subtitles | لا يمكنك هزيمتهم |
| Sıra dışı bir şey yaparak onları bölge yarışmasında yeneceğiz. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لفعل ذلك هي هزيمتهم في النهائيات |
| Kutsal haçı taşıyan İsa'nın ordusu yenilemez! | Open Subtitles | جيش المسيح والذين يناصرون الصليب المقدس لا يمكن هزيمتهم |
| - Ondan sonra, kolayca yenildiler. | Open Subtitles | بعد ذلك كان من السهل هزيمتهم |
| Müsaade edersen, onları yenebilirler. | Open Subtitles | أرجوك، يمكنهم هزيمتهم. |
| Biz onları yenebileceğimize inanıyoruz. Bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | نعتقد أنه يمكن هزيمتهم , لهذا السبب إننا هنا |
| Ben de düşündüm ve sonunda onları yenebileceğimiz bir plan hazırladım. | Open Subtitles | وقد فكرت فى خطة ستمكننا اخيرا من هزيمتهم |
| Onları tamamen bozguna uğratırdık. Bugün işte bu yüzden buradayız. | Open Subtitles | سنتمكّن من هزيمتهم للأبد لهذا إجتمعنا اليوم |