"هلاوس" - Translation from Arabic to Turkish

• Sanrılar
• Halüsinasyon
• halüsinasyonlar
• halüsinasyonlara
• sanrı
• halüsinasyonları

Paranoyak Sanrılar görüyor. Şu anda dinlenmeli ve ilaçlarını almalı.
وهو يعانى من هلاوس بصريه وكل ما يحتاجه هو الراحه والعلاج

2 yıl sonra Sanrılar ve halüsinasyonlar sebebiyle görevden alınmış.
تم تسريحه من الخدمة بعد سنتين بسبب تقارير عن هلاوس و تخيلات

Fakat eğer fusiform gyrus'ta anormal bir aktivite olursa, yüzlerle ilgili Halüsinasyon görülür. Ve bu tam olarak bu insanların bir kısmında rastladığımız durum.
و لكن اذا كان يوجد نشاط غير طبيعي بالتلفيف المغزلي ، من الممكن أن يروا هلاوس وجوه. وهو ما نراه بالضبط في العديد من الحالات السابقة.

Dinle. Anlıyorsun, sen Halüsinasyon görmedin.
اسمع , شوف , انت لم يصبك اى هلاوس

Örneğin bir paranoyak, halüsinasyonlar görür.
مرضى الفصام نعلم انهم يعانون من هلاوس نعتبر هؤلاء غير ممسوسين في حين نعتبر الآخرين ممسوسين؟

Rwasundi'lerle birkaç saniye karşı karşıya gelmek çok gerçekçi halüsinasyonlara ve kafa derisinde hafif bir karıncalanmaya sebep olur.
كونكِ تعرضتي للراوساندي لعدة ثواني يمكن أن تسبب هلاوس حية ووخزة بسيطة في فروة الرأس

Bunlar bazen yan etki olarak halüsinasyonlara yol açar, hepsi bu.
لكن الاعراض الجانبية يمكن ان تسبب هلاوس هذا كل ما فى الامر

Bütün gördüklerinin sanrı olmadığında... wsen bile emin değilsin.
...أنت نفسك لا تستطيع تأكيد اذا ما كنت قد رأيته هو مجرد هلاوس أم لا

Fakat onu endişelendiren sürekli yüz şekilleri veya halüsinasyonları görüyor olmasıydı. Rosalie gibi yüzler çoğunlukla deforme olmuş, büyük dişli veya çok büyük gözlü oluyorlardı.
ولكن ما ازعجها حقاً انه كانت تصيبها.. هلاوس و صور ملحّة لوجوه.. وكما مع روزالي، الوجوه كانت مشوهه بأسنان كبيرة جدا و عيون كبيرة جدا

Dr Jackson gibi Sanrılar görüyor mu?
هل يعانى من هلاوس مثل الدكتور جاكسون ؟

O Sanrılar gördü, halisünasyonlar, psikolojik depresyon.
كانت تعاني من نوبات مرضيّة هلاوس... اكتئاب ذهانيّ

Halüsinasyon?
هلاوس

- Halüsinasyon mu?
هلاوس !

Charles Bonnet halüsinasyonlarında, tüm aşamaları yaşarsınız, geometrik halüsinasyonlardan, pembe ve mavi kareler gören kadın gibi, gayet detaylı halüsinasyonlara kadar, figür ve özellikle yüzlerin olduğu halüsinasyonlar gibi.
إذن في هلاوس تشارلز بونييه، لديك جميع المستويات.. من هلاوس لأشكال هندسية، كالمربعات الزرقاء و الوردية التي رأتها روزالي. حتى التهيؤات المفصلة بشكل كبير لأجسام و خصوصا لوجوه.

Sonra sallanmaya ve korkunç halüsinasyonlar görmeye başladı.
ثم أخذ يرتجف. ويعاني من هلاوس مرعبة.

Düzensiz halüsinasyonlar görüyorum.
أنا أعاني من هلاوس متفرقة

Buradaki enerji, halüsinasyonlara neden oluyor. Burada kalamayız.
الطاقة الكامنة هنا تسبب هلاوس لا يمكننا المكوث هنا.

Görme engelli insanların ise yaklaşık yüzde 10'u görsel halüsinasyonlara sahip.
وحوالي 10% من ضعاف البصر تصيبهم هلاوس بصرية.

EEG normale döndü. sanrı görmüyor.
عادت كهرباء المخ لطبيعتها لا هلاوس

Temporal lob halüsinasyonları çoklu algılı halüsinasyonlardır. Hislerle dolu, aşinalık hissettiğiniz belli bir zamanda ve ortamda geçen, uyumlu ve dramatik.
و هلاوس الفص الصدغي هي هلاوس تصيب جميع الحواس مليئة بالإحساس، مليئة بالألفة، موجودة بمكان و زمان، مترابطة، درامية.