| Ama bacağını kaybetme ihtimali var. Fazla yüklenmeyin, tamam mı? | Open Subtitles | لكن هناك إحتمال أن نبتر ساقه , لذلك لا تضغط عليه |
| - Çünkü onun olma ihtimali var. | Open Subtitles | لأن هناك إحتمال كبير على التلاعب إذا أنت تعترفين .. |
| Parametrelerime göre, ...motor %75 ihtimalle | Open Subtitles | هذا هو اختصاصي بالفعل هناك إحتمال يقدر ب75 بالمائة أن الدراجة النارية |
| Kızın hikayesinin doğru olması kuvvetle muhtemel. | Open Subtitles | هناك إحتمال كبير أن تكون قصة الفتاة حقيقية |
| Cezalarının affedilme olasılığı olmazsa işbirliği yapmak için bir nedenleri olmayacak. | Open Subtitles | لو لم يكن هناك إحتمال للعفو الكامل ليس لديهم شىء يتطلعون إلية أو سبب للتعاون , صحيح ؟ |
| Yani demek istediğim, başka bir yerlere dosyalamış olma ihtimalin var mı? | Open Subtitles | أعني هل هناك إحتمال أنك أدرجت الملف في مكان آخر ؟ |
| Eğer yeteneklerine sahipse, zayıflığına da sahip olma şansı var. | Open Subtitles | إذا كانت لديه قدراتك، هناك إحتمال كبير بأن لديه نقطة ضعفك |
| Evet, yüzde 8 falan şans vardı. | Open Subtitles | نعم، كان هناك إحتمال 8 بالمئة |
| Şimdi bir şansın var ve bundan vazgeçemiyorsun. | Open Subtitles | والآن هناك إحتمال زواج ممتاز ولا تريد التخلي عنه |
| Bu gen terapisinin kalıcı olmaması gibi bir şans var mı? | Open Subtitles | هل هناك إحتمال أن يكون العلاج الجينى مؤقتا ؟ |
| En azından onların yapmış olması ihtimali var, değil mi? | Open Subtitles | على الأقل هناك إحتمال أنهم فعلوها, أليس كذلك؟ |
| Bu adamın aslında KızıIderili bölgesinden atıIan Roger Whitcomb olma ihtimali var mı? | Open Subtitles | هل هناك إحتمال أنه روجر وايتكومب الرجل الذي طرد من المحمية؟ |
| Hayatınıza yapılan kastın tamamen tesadüf olmama ihtimali var. | Open Subtitles | يبقى هناك إحتمال أنّ محاولة قتلك لم تكن عشوائية. |
| Sana söylemeliyim ki, bu uygulamanın %5 düşükle sonuçlanma ihtimali var. | Open Subtitles | يجب أن أخبرك, أن هناك إحتمال 05% بأن تجهضين نتيجة العملية هذه |
| Noche'de bayan suikastçı olma ihtimali var mıdır? | Open Subtitles | هل هناك إحتمال أن " نوتشيه " يستعملون قتلة إناث ؟ |
| Hala emziriliyor yani, ilacı bu yolla almış olma ihtimali var ama rengin koyuluğu, bu ihtimali kaldırıyor. | Open Subtitles | حسنًا، مازال يرضع من حليب الصدر لذا هناك إحتمال بسيط عن وصول تلك المادة إليه من هذا المصدر لكن عمق اللون لا يجعل ذلك محتملاً |
| Büyük ihtimalle Demir İntikamcılar da onun hakimiyeti altına giriyor. | Open Subtitles | هناك إحتمال عالي ان المنتقمون الحديديون اصبحوا معه |
| Yani büyük ihtimalle yasal olmayan bir şey. | Open Subtitles | إذا هناك إحتمال كبير بأن لا يكون قانونيا |
| Şimdi tutuklarsak çaldığı parayı bulamamamız çok muhtemel. | Open Subtitles | لو قمنا بذلك الآن هناك إحتمال بأن لا نجد |
| Geçen gece onlardan biriyle buluşması muhtemel mi? | Open Subtitles | هل هناك إحتمال أنه إلتقى مع أحدهم البارحة؟ |
| Amplifikatöre sakın bağlanma. Aşırı yüklenme olasılığı var. | Open Subtitles | و لا تشغل مكبر الصوت هناك إحتمال أن يحدث تحميل زائد |
| Sinirlisin çünkü HIV'li olan biriyle çıkmaya hazır olmama ihtimalin var. | Open Subtitles | أنت مرتعب فقط لأن هناك إحتمال أنك لست مهيئاً لمواعدة شخص بمصاب بفيروس نقص المناعة. |
| Bakın, küçük de olsa dışarıda sizin-- kimliğinizi çalmak isteyecek birisinin olma şansı var. | Open Subtitles | حسنا هناك إحتمال أحتمال ضئيل ولكنه إحتمال ان هناك شخص بالخارج يبغى انتحال شخصيتك |
| Evet, yüzde 8 falan şans vardı. | Open Subtitles | نعم، كان هناك إحتمال 8 بالمئة |
| Ve nakil başarılı olursa, %50 ihtimalle 10 yıl içinde ölme şansın var. | Open Subtitles | و إذا نجحت عملية الزرع هناك إحتمال 50 % بأنك ستموت خلال 10 سنوات |
| Sizin bilginiz için onlar ilişkili olduğu herhangi bir şans var mı? | Open Subtitles | بحسب علمك , هل هناك إحتمال لأنهم ذو صلة قرابة ؟ |
| Başka bir yere koyulması ya da atılması mümkün mü? | Open Subtitles | هل هناك إحتمال لوضعها فى غير محلها عن غير قصد ؟ |
| %99 olasılıkla, yangın kurbanı Newell'in erkek kardeşi. | Open Subtitles | هناك إحتمال بنسبه 99% أن ضحيه (الحريق هو أخ لـ (نويل |