Senin anlayamadığın şeyler var, hiçbirimizin anlayamadığı şeyler, duydun mu beni? | Open Subtitles | هناك امور لا تفهمها امور كلنا لا نفهما هل تسمعني ؟ |
O gün farkına vardım ki... hayatın dışında şeyler var... ve bu inanılmaz hayırsever güç... korkmak için bir sebep olmadığını bilmemi istiyordu... hiç. | Open Subtitles | هذا اليوم ادركت يقينا أنه كان هناك امور بالحياه وراء الاشياء وهذا لا يصدق قوه ما للخير |
Yemeğin, beyin üzerindeki etkisi ile ilgili inanılmaz şeyler var. | Open Subtitles | هناك امور رائعة عن مدى تأثير الطعام على الحالة المزاجية على المخ |
Düşündüm de. Yapabileceğin şeyler vardır, yapamayacağın şeyler. | Open Subtitles | لقد فكرت في الأمر، هناك امور تفعلها،و امور لا تفعلها |
Eminim senin de onun hakkında bilmediğin şeyler vardır. | Open Subtitles | انا متأكدة من ان هناك امور كثيرة لا تعرفها عنها |
Hayat boyu sigara içince Bazı şeyleri fark ediyorsun. | Open Subtitles | هناك امور معينة تلاحظينها عندما تكونين مدخنة طوال حياتك |
Pekala, bildiğim bir şeyler var. | Open Subtitles | هناك امور اعرفها وقد قررت ان اخبرك اياها |
Son yirmi yıldır tam olarak anlayamadığım öğrendiğim şeyler var ve sen bunları üzücü bulabilirsin. | Open Subtitles | هناك امور اكتشفتها في العقدين الأخيرين والتي لم أفهمها تماماً والتي قد تجدها مزعجة لك |
Ama benim sana asla ama asla veremeyeceğim senin ise almaya alıştığın belli başlı şeyler var. | Open Subtitles | لكن هناك امور معينه انت اعتدت على الحصول عليها تلك التى لن اتمكن مطلقا من اعطائك اياها |
Bu doğru. "Yapmak" istediğim ama vakit bulamadığım şeyler var. | Open Subtitles | ...هذا صحيح، و هناك امور أود أن افعلها ليس لدي لوقت لفعلها |
Neville, evimde izin vermeyeceğim bazı şeyler var. | Open Subtitles | هناك امور لن اسمح بها فى بيتى. |
Bana göre yapacak çok daha ilginç şeyler var. Kanepeye oturup 48 saat boyunca çizgi film izleyebiliriz mesela. | Open Subtitles | - هناك امور اكثر امتاعا لنفعلها يمكننا ان نجلس على الكنبة ونشاهد قناة الطعام لعدة ساعات |
Spectator'le ilgili gizli kalmasını istediğim bazı finansal şeyler var.. | Open Subtitles | حسناً، هناك امور محدده عن الامور الماليه لـ " ذا سباكتايتور " واود ان تظل سرية |
Burada dikkate alınması gereken daha büyük şeyler var, Ajan McGuire. | Open Subtitles | هناك امور أكبر للنظر بها، وكيل ماجواير |
Burada dikkate alınması gereken daha büyük şeyler var, Ajan McGuire. | Open Subtitles | هناك امور أكبر للنظر بها، وكيل ماجواير |
Bak, bilmen gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | انظري, هناك امور عليك ان تعلميها |
Bak, anlamadığın şeyler var. | Open Subtitles | هناك امور لا تفهمينها |
Kızların sadece diğer kızlarla konuşmak isteyecekleri şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك امور تفضل الفتيات التحدث عنها مع فتيات اخريات |
Tessa, hayatta bazı şeyler vardır ki zorunda olduğun için yaparsın, istediğin için değil. | Open Subtitles | تيسا هناك امور بالحياة تفعلها لإنه يتوجب عليك ذلك ليس لإنك تريد ذلك |
Bilmiyorum. Bazı şeyleri anlamak zordur. | Open Subtitles | لا أعلم هناك امور لا تستمر احياناً |
Bazı şeyleri kontrol edemeyiz. | Open Subtitles | هناك امور لا يمكننا السيطرة عليها |