| Bebekten önce, yardım etmek için yapabileceğim bir şey olursa söyle yeter. | Open Subtitles | إن كان هناك ثمّة شيئ تحتاجيني به قبل وصول الطفل، اعلميني فحسب. |
| - Ayrıca bebek için de yapabileceğim bir şey olursa haberim olsun. | Open Subtitles | إن كان هناك ثمّة شيئ تحتاجيني به قبل وصول الطفل، اعلميني فحسب. |
| Bu kadar büyük bir gravimetrik alana karşı koyamazsın. | Open Subtitles | ليس هناك ثمّة سبيل لتعطيل مجال الثِّقل النوعيّ لهذا المدى. |
| bir insanın çocukları için yapacağı fedakarlığın da bir sınırı var. | Open Subtitles | هو فرصتي الوحيدة هناك ثمّة حدود للتضحيات التي يقدّمها المرء لفلذات أكباده |
| Yardıma ihtiyacı olan ve yardım edebileeğimiz insanlar var. | Open Subtitles | هناك ثمّة أناس بحاجة للمساعدة، أناس بوسعنا تقديم يد العون لهم |
| Güzel, çünkü konuşmamız gereken başka bir şey daha var. | Open Subtitles | جيّد، لأنّ هناك ثمّة أمر آخر بحاجة للتحدّث عنه |
| Şey, tanıştığın bazı erkekler vardır hani denir ya... | Open Subtitles | حسناً، هناك ثمّة رجال تقابليهم من... سمّيها... |
| Görünüşe bakılırsa yere bir şey düşmüş, değil mi? | Open Subtitles | يبدو أنّ هناك ثمّة شيء يتساقط منه ، أليس كذلك ؟ |
| Özür dilerim, bir hata olmuş. Ben tıp doktoru değilim. | Open Subtitles | آسفة، أعتقد أنّ هناك ثمّة خطأ، لستُ هذا النوع من الأطبّاء |
| Geçen haftanın bantlarından birinde dinlemeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك ثمّة شيء بأحد الشرائط من الأسبوع الماضي أريدكِ أن تسمعيه |
| Hayır, ama sanırım O'nun karısının ölümüyle bu kadar ilgilenmesinin daha derin bir sebebi var. | Open Subtitles | كلاّ، لكن أعتقد أنّ هناك ثمّة سبب أعمق لهوسها الشديد بجريمة قتل زوجته |
| Geçen haftanın bantlarından birinde dinlemeni istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك ثمّة شيء بأحد الشرائط من الأسبوع الماضي أريدكِ أن تسمعيه |
| Yapamayacağım şeyler var. | Open Subtitles | هناك ثمّة أشياء لا يمكنُني فعلها |
| Hayır işleri için çok zaman var. | Open Subtitles | هناك ثمّة سعة من الوقت للأعمال الخيريّة |
| Cuma günü galadan sonra, işin yoksa Waldorf'un yanında birşeyler içmeyi sevdiğim küçük bir yer var. | Open Subtitles | لو لم تكوني مشغولة يوم الجمعة بعد الإحتفال، هناك ثمّة مطعم بجانب "ويلدروف"، سأسعد بتناول شراب |
| Ölümden çok daha kötü şeyler vardır. | Open Subtitles | هناك ثمّة أشياء أسوأ بكثير من الموت! |
| Belki de anlamadığım bir şey vardır. | Open Subtitles | ربّما هناك ثمّة شيء لا أفهمُه |