| Eğer arkadaş ya da sevgililerse ilişkilerinin resmi bir kaydı olmayabilir. | Open Subtitles | تعرف,ان كانوا مجرد أصدقاء أو أحباب قد لا يكون هناك سجل رسمي عن علاقتهم |
| Ama NID soruşturması ışığında, gizli raporların ötesinde neler olduğunun bir kaydı da olmalı diye düşünüyorum. | Open Subtitles | * لكن في ضوء تحقيقِات الـ * إن أى دى أعتقد بأنه يَجِبُ أَنْ يَكُونَ هناك سجل بما يحدث هنا لما بعد التقاريرِ السرّيةِ |
| Böyle bir gemiyle ilgili bilgisayar kaydı yok efendim. | Open Subtitles | ليس هناك سجل كمبيوتر لأيّ سفينةِ من هذا النوع ، سيدى |
| Güvenlik kasasına koyulan hiçbir şeyin kaydı yok. | Open Subtitles | ليس هناك سجل مدون فيه أي شيء يوضع في صندوق الإيداع. |
| Güvenlik merkezinde çıkış kaydı vardır. Kontrol edebiliriz. | Open Subtitles | هناك سجل خروج في مركز حارس يمكننا أن ننظر. |
| Böyle büyük bir şeyin mutlaka kaydı vardır. | Open Subtitles | -لابد أن هناك سجل بشيء بهذا الكِبر |
| Arama kaydı olup olmadığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل هناك سجل للمكالمات ؟ |
| Arama kaydı olup olmadığını biliyor musun? | Open Subtitles | هل هناك سجل للمكالمات ؟ |
| Bunun bir kaydı olurdu. | Open Subtitles | وسيكون هناك سجل. |
| Görünüşe göre hiç bir kaydı yok. | Open Subtitles | على ما يبدو، ليس هناك سجل عنه |
| Bir sebepten dolayı o aramanın kaydı yok. | Open Subtitles | لسبب ما، ليس هناك سجل تلك المكالمة الهاتفيةِ. |
| Ucu ne Kraliçe'ye ne de sana ulaşabilecek, ...hiçbir gerçek doğum kaydı yok. | Open Subtitles | ليس هناك سجل للميلاد الحقيقي وليس هناك اي خيط يقود إليك او الى الملكة والداه بالتبني |
| Nantucket bölgesinde yengenin ismine kayıtlı ölüm kaydı yok. | Open Subtitles | ليس هناك سجل لوفاة العمة في نانتوكيت |