| Son zamanlarda radarıma korkunç hayaletler değil de şehvetli bir hayalet mi yakalandı? | Open Subtitles | ، الآن، بما أنّ الرادار لا يلتقط أيّ أشباح مؤخراً هل هناك شبح للشهوة ملتصق بي؟ |
| Mesela, neden buzdolabımda bir hayalet olsun ki? | Open Subtitles | مثل، لماذا يكون هناك شبح في الثلاجة بلدي؟ |
| Sadece kâr yapmak isteyen ya da peşinde ona musallat olmuş bir hayalet olduğunu bilmeyen insanlar. | Open Subtitles | فقط أولئك الذين يرغبون في الربح ولا يعلمون بأن هناك شبح خلفهم |
| Birkaç yıl geçtikten sonra Cece: "Anne, dolabımda bir hayalet var." derse. | Open Subtitles | مثل قبل عدة سنوات على الطريق، سيسي تقول : "أمي، هناك شبح في خزانة ملابسي ". |
| O şeyin içinde bir hayalet var ve onu istiyorum. | Open Subtitles | هناك شبح في هذا الشيء، وأنا أريده. |
| Babamdan evde hayalet olduğunu duyduğundan beri kafasına o battaniyeyi geçirip beni her yerde takip ediyor. | Open Subtitles | منذ أن سمع أبى يقول بأن هناك شبح فى المنزل يضِع على تلك البطانية ويطاردني في كل مكان. |
| İlk önce gerçek olmayan bir hayalet şimdi de Koca ayak mı? | Open Subtitles | أولاً هناك شبح ليس حقيقياً و الآن ذو القدم الضخمة؟ |
| Ama görünüşe göre yedek beyninde bir hayalet izine rastlanıldı. | Open Subtitles | يبدو بأنّ هناك شبح موجود في دماغها المُساعد. |
| Kimse bu vücudun içinde gerçekten bir hayalet olduğuna inanmıyor, değil mi? | Open Subtitles | هل من المُمكن، أنّ لا أحد يُصدّق حقًّا أنّ هناك شبح بداخل ذاك الجسد، أليس كذلك؟ |
| Peki, arkadaşlarının evinde gerçekten bir hayalet varsa? | Open Subtitles | ماذا لو أن هناك شبح فعلاً في مسكن أصدقائك؟ |
| Ve size bir hayalet dadandığını düşünüyoruz bu durum davetsiz misafirlerinizi, duyduğunuz sesleri ve başınıza gelen diğer şeyleri açıklıyor. | Open Subtitles | ونعتقد بأن هناك شبح مرتبط بك ما يفسر الدخلاء والأصوات والعديد من الأشياء التي قد حدثت لك |
| Ben iyiyim, ama o eve çok sinirli bir hayalet dadanmış. | Open Subtitles | أنا بخير، لكن هناك شبح غاضب جداً بذلك المنزل |
| Hadi. Fort Morgan'da bir hayalet olduğunu söylerler. | Open Subtitles | هيا حسنا , يقولون ان هناك شبح في قلعة مورجان |
| Eğer benim odamda bir hayalet olsaydı, onu mutlu etmeye çalışırdım. | Open Subtitles | نعم لو كان هناك شبح في غرفتي ساحاول جعله سعيداً |
| Oteli Google'dan araştırdım da aramızda başka bir hayalet daha varmış anlaşılan. | Open Subtitles | لقد بحثت في جوجل عن الفندق و بدا انه هناك شبح آخر بيننا |
| Evimde bir hayalet var. | Open Subtitles | هناك شبح في منزلي |
| Gerçekten dışarıda top oynayan bir hayalet var! | Open Subtitles | هناك شبح حقاً يلعب بالكره في الخارج! |
| Sana musallat olan bir hayalet var. | Open Subtitles | هناك شبح متصل بك |
| Söylediğim gibi,size musallat olan bir hayalet var. | Open Subtitles | كما قلت لك هناك شبح متصل بك |
| Melinda'ya dadanan bir hayalet var. | Open Subtitles | هناك شبح يُطاردُ مليندا |
| Orada bir hayalet var! Asılı duruyor! | Open Subtitles | يوجد هناك شبح مشنوق بالأعلى |