| Orada Bir gölge var, bazen siyah, bazen beyaz! | Open Subtitles | عند الميناء هناك ظل أحياناً أبيض، وأحياناً أسود |
| Yürürken ardında Bir gölge sezersen eğer her zaman kendi gölgen olmayabileceğini aklından çıkarma. | Open Subtitles | أنت ستسير وتشعر بأن هناك ظل خلفك اعرف الآن أن الأمر لن يكون دائماً كما تحب |
| Farklı ışıkları kontrol et, dün gece burada tuhaf Bir gölge vardı. | Open Subtitles | لم تخبرني عن سبب هذا حتى الان تفقد الأضواء المختلفة,كان هناك ظل غريب ليلة البارحة |
| Biri onu izliyormuş gibi, tam arkasında Bir gölge var. | Open Subtitles | هناك ظل كما لو كان أحدهم يتبعها. |
| Şurada Bir gölge var sanki birisi, onu takip ediyormuş gibi. | Open Subtitles | هناك ظل هنا. يبدو أن أحدهم يتبعها |
| bu demek ki deliğin içinde Bir gölge vardı. | Open Subtitles | ذلك يعني ان هناك ظل داخل الفتحة... |
| "Fakat Bir gölge ayaktaydı kendi başınaydı." | Open Subtitles | "ولكن كان هناك ظل حيّ، يتحرك وحده" |
| -İlk test sonuçlarında Bir gölge vardı. | Open Subtitles | -كان هناك ظل بالفحص الأول |
| Orada Bir gölge var. | Open Subtitles | هناك ظل |
| Bir gölge vardı. | Open Subtitles | كان هناك ظل. |
| Bir gölge olacak. | Open Subtitles | سيكون هناك ظل. |
| Bekle, orada Bir gölge... | Open Subtitles | هناك ظل... |
| Bir sürü gölge var. | Open Subtitles | وكان هناك ظل |