| Neden kaşındığını merak ediyorsan buralarda bir yerlerde bir kedi var. | Open Subtitles | هناك قطة هنا في مكان ما إذا كنت تتساءل لماذا تحكّ |
| İçinde vahşi bir kedi var. | Open Subtitles | يا رجل ، أنها تبدوا مخيفة هناك قطة برية بداخلها |
| Çok güzel. Yeni bir soru. Kutuda bir kedi var. | Open Subtitles | رائع جداً، هاك لغزاً آخر هناك قطة في صندوق |
| Belki de dokuz canlı bir vampir kedidir. | Open Subtitles | ربما هناك قطة مصاصة للدماء تملك 9 أرواح |
| Her zaman kedidir. | Open Subtitles | هناك قطة دائماً |
| Alt katta yaşlı Bir kedi vardı. | Open Subtitles | كانت هناك قطة تعيش في الأسفل، أعتقد أنها ماتت |
| Hemen yanında güzel beyaz bir kedi var. | Open Subtitles | هناك قطة بيضاء جميلة حقاً بجانبها |
| Bir kedi var mesela. "Bir hankurger yevim be" diyor. | Open Subtitles | هناك قطة تقول "لا يمكنني اكل التشيز برجر " |
| İçeride bir kedi var. Bu da bizim Terence Davis. -Ev için büyük Bir kedi. | Open Subtitles | هناك قطة هنا (ها هو رجلنا المطلوب (تيرينس دافيس هذه قطة منزل كبيرة |
| Dışarıda kedi var! Oraya nasıl geldi? | Open Subtitles | يا جماعة , هناك قطة بالخارج |
| - Bak. Pervazda kedi var! | Open Subtitles | أنظر , هناك قطة على العتبة |
| Orada ağaçta kalmış bir kedi var. | Open Subtitles | هناك قطة عالقة على الشجره |
| Bu mahkumlar oradaki kasabaların birinde, ve oralardan Bir kedi bile kaybolmuş olsa bunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | هؤلاء المجرمون بأحد هذه المدن لو كانت هناك قطة مفقودة بتلك المدن أريد أن أعرف أخبارها |
| Ya yarı çıplak kadınlara alerjim var ya da içeride Bir kedi olmalı. | Open Subtitles | أظن بأنه علينا مخاطبته إما لديّ حساسية من النساء الشبه عاريات أو أنّ هناك قطة هنا |
| Sorun yok anne. Drill burada Bir kedi yavrusu olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لا بأس يا أمي دريل" يقول أن هناك قطة في الأعلى" |