| Şimdi, herhangi bir piyasaya akın eden onca genç insanla ilgili bir sorun var, özellikle genç erkeklerle ilgili. | TED | ولكن هناك مشكلة مع وجود الكثير من الشباب مقتحمين جميع الأسواق، تحديداً عندما يكونون شباناً |
| Ayrıca lacivert takımla ilgili çözemediğim bir sorun var... | Open Subtitles | و هناك مشكلة مع البدلة الزرقاء لا يمكنني حلها |
| Ve mavi takımla ilgili bir problem var ki ona elimi bile süremiyorum... | Open Subtitles | و هناك مشكلة مع البدلة الزرقاء لا يمكنني حلها |
| Fıçıyla ilgili bir problem var. | Open Subtitles | هناك مشكلة مع البرميل. |
| İkinizi de gördüğüm son seferde, rehber üniformalarında bir sorun vardı. | Open Subtitles | آخر مرة أياً منكما ، كان هناك مشكلة مع زي المرافقين |
| Vale'yle ilgili sorunumuz var. | Open Subtitles | هناك مشكلة مع الخادم. |
| Mahkumlardan biriyle ilgili bir sorun var. | Open Subtitles | هناك مشكلة مع أحد المساجين الذين معك |
| Hikâyende bir sorun var Julio. | Open Subtitles | انظر، هناك مشكلة مع قصتك، خوليو. |
| Üzgünüm, ama karaoke makinasında bir sorun var. | Open Subtitles | " أنا آسفة, لكن هناك مشكلة مع آلة الـ " كاريوكي |
| Efendim üzgünüm ama seyahat planınızla ilgili bir sorun var. | Open Subtitles | سيدي، أخشى أن هناك مشكلة مع سفرك |
| Korkarım kartta bir sorun var. | Open Subtitles | أخشى أن هناك مشكلة مع البطاقة، سيّدي |
| Bu odadaki diğer herkesle ilgili büyük bir sorun var. | Open Subtitles | هناك مشكلة مع الجميع في هذه الغرفة |
| Ama imalatçıyla ilgili bir sorun vardı. | Open Subtitles | .... وكانت هناك مشكلة مع المنتج |
| Öldürme şeklinde bir sorun vardı. | Open Subtitles | كان هناك مشكلة مع اسلوب القتل |
| Buraya mogwai ile ilgili bir sorun yüzünden geldim. | Open Subtitles | أبي سبب مجيئي الى هنا أن هناك مشكلة مع موغواي |
| - Siyahilerle ilgili sorunumuz var. | Open Subtitles | هناك مشكلة مع السود. |