| Sanırım şimdi yapabileceğim tek şey bana ikinci bir şans vermesini umut etmek. | Open Subtitles | أعتقد أن كل ما أستطيع فعله الآن هو الأمل أن يعطيني فرصة ثانية |
| Yine de her gün gördüğüm, umut, direnç, kararlılık, yaşam sevgisi ve hayatlarını yeniden inşa edebiliyor olmanın şükranlığı. | TED | ولكن ما أراه كل يوم هو الأمل والتصميم والعزم وحب الحياة والتقدير لكونهم قادرين على إعادة بناء حياتهم من جديد. |
| Evet, salıya kadar ölmüş olur ama en çok ihtiyacı olan şey umut. | Open Subtitles | أجل، لأنها ستكون ميتة بحلول الثلاثاء وما تحتاجه أكثر من أيّ شيء، هو الأمل |
| umut... bu dünyadan ötesinin de olduğu umudu, bildiğimiz hayatın bir son olmadığı ve bir gün başka bir yerde | Open Subtitles | هو الأمل بأنه هناك ما أهو أكبر من العالم من هذه الحياة التي نعرفها |
| Bu insanoğlunun son umudu, Terraformer. | Open Subtitles | هذا هو الأمل الأخير للبشرية التيرفورمر |
| Mızrak, Jack'in yegâne umudu. | Open Subtitles | و الرمح الثلاثى هو الأمل الوحيد لجاك. |
| Bu kılıç, seni büyük bir kedere sürüklediyse de, bir vakitler bizim için bir umut ışığı olmuştu. | Open Subtitles | وتعتقد أن هذا السيف سبب لك الكثير من الحزن. لقد كان هناك وقت عندما كان هو الأمل الكبير. |
| Madem bir dahisin, o zaman umut nedir, söyle. | Open Subtitles | حسناً,إذا كنتِ عبقرية ٌقلِ لي ما هو الأمل |
| En istemediğim şey, sana yanlış bir umut vermek. | Open Subtitles | أخر شيء كنت أريد أن أعطيك هو الأمل المزيف. |
| Tüm yapabileceğimiz yeni bir bakış açısı umut etmek. | Open Subtitles | كل ما يمكننا القيام به هو الأمل لمنظور جديد. |
| Hepsi için, umut o. | Open Subtitles | بالنسبة لهم جميعاً إنه هو الأمل |
| Tek yapabileceğimiz umut etmek. | Open Subtitles | كل ما يمكننا القيام به هو الأمل |
| Neden beni? Çünkü senin çocuğun insanlığın kurtulması için tek umut. | Open Subtitles | لأن إبنك هو الأمل الوحيد لبقاء البشرية |
| Birincisi umut. Onu tekrar görebilirsin. | Open Subtitles | الاول هو الأمل فى أن تجدها مجدداً |
| Beni hayatta tutan tek şey Çorak Topraklar'a geri dönüp onu, onları bulma umudu. | Open Subtitles | "شيء واحد فقط أبقاني حياً، هو الأمل في العودة إلى الأراضي الوعرة وإيجادها" "وإيجادهم" |
| Büyük Duvar, ordunuza karşı Yunanlıların tek umudu. | Open Subtitles | السور العظيم هو الأمل الوحيد لـ(الهيلينيين) في مواجهة جيشكَ |