| Onun yanında bizim gibi uslu uslu oturmazlar. | Open Subtitles | ربما لأنها لم تستطع ان تكون قربه تعرف كما هو حالنا |
| Görünüşe göre o da tıpkı bizim gibi Büro'yla iş birliği yapmana çok şaşırmış. | Open Subtitles | أتضح أنه كان متفأجأ بتحالفك مع المكتب الفيدرالي كما هو حالنا |
| Başkan'ın da bizim de gelecek için büyük fikirlerimiz var. | Open Subtitles | لدى الرئيس أفكار كبيرة للمستقبل وهذا هو حالنا |
| Bu bizim kaderimizdi, bizim hayatımızdı, bu, bizdik. | Open Subtitles | ,هذا هو مصيرنا,حياتنا . هذا هو حالنا |
| İşte bu bizim durumumuz. Biraz kahve yapacağım. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} هذا هو حالنا |
| Her neyse bizim olayımız bu. | Open Subtitles | هذا هو حالنا |