Neyse, her şey bir yana, burada tuhaf bir şey var. | Open Subtitles | حسنٌ، بجانب كلّ ذلك كان هُناك أمراً مُريباً. |
Bizi bekleyen vahşetle ilgilenmeden önce sana sormam gereken bir şey var. | Open Subtitles | لكن قبل أن نتعامل مع أى كانت الفظاعة التي تنتظرنا هُناك أمراً ما هاماً |
Yapmanız gereken bir şey var. | Open Subtitles | هُناك أمراً ما أحتاج منكم لفعله |
Anlamakta zorlandığım bir şey var... | Open Subtitles | ... هُناك أمراً ما أجد صعوبة في فهمه |
Sana Roman hakkında bahsetmek istediğim, bir şey var. | Open Subtitles | هُناك أمراً ما كُنت أفكر في التحدث إليك بشأنه (إنه يتعلق بـ(رومان |