| Eğer ailene karşı durup, onlara gerçekten nasıl hissettiğini söylersen belki bir şeyler değişebilir. | Open Subtitles | فإذا وواجهتهم وأخبرتهم بما تشعر حقاً فمن الممكن أن يحدث ذلك فارقاً |
| Silahlarını indirip yere bırakmalarını ve ellerini başlarının arkasına koymalarını söylersen yapacaklardır değil mi? | Open Subtitles | إذا قلت أي شيء وأخبرتهم أن يخفضوا أسلحتهم،ويستلقواعلىالأرض.. سيفعلون هذا، أليس كذلك؟ .. |
| Adamlarının sana sadakatinden bahsetti eğer onlara silahlarını bırakıp yere yatmalarını söylersen... sorun çıkmayacak. | Open Subtitles | يقول أن رجالك مخلصين للغاية إتجاهك. إذا قلت أي شيء وأخبرتهم أن يخفضوا أسلحتهم،ويستلقواعلىالأرض.. سيفعلون هذا، أليس كذلك؟ |
| ikisine de bin dolar verdim ve Nicholas'in ne yaptigini anlattim. | Open Subtitles | أعطيت كل واحد ألف دولار وأخبرتهم بما فعله |
| İkisine de bin dolar verdim ve Nicholas'in ne yaptigini anlattim. | Open Subtitles | أعطيت كل واحد ألف دولار وأخبرتهم بما فعله |
| yani onlarla konuşmak için geri gittim. ve onlara bandajları çıkarma konusunda bulduklarımı anlattım | TED | لذا، فقد رجعت لهم وأخبرتهم ما توصلت إليه حول إزالة الضمادات. |
| ve onlara bir kol yaratacağımı söyledim. | TED | وأخبرتهم بأنني سأصنع لهم ذراعاً اصطناعية. |
| - Ağzını açıp millete benim yaptığımı söylersen, ben de senin yaptığını söylerim. | Open Subtitles | -حسناً، فتحت فمك وأخبرتهم أنني القاتل وأنا سأخبرهم أنّك أنت الفاعل |
| Üvey anneleri, saçı başı karmakarışık çocukları yanına çağırmış ve onlara demiş ki: | Open Subtitles | زوجة آباهم وبشعرها الذي كان في حالة مزرية نادت الأطفال وأخبرتهم |
| Koruyucu aileyi buldu ve onlara dedi ki, "Bu bir evlat edinmeymiş gibi davranın. | TED | وجدت اباء الرعاية وأخبرتهم "عاملوه كأنه ابن متبنى". |
| ve onlara harika bir fikrimin olduğunu söyledim. | TED | وأخبرتهم أنّ لدينا فكرة رائعة. |