| Evlendi ve bir çocuk sahibi oldu, çünkü... herkesin ondan beklediği buydu. | Open Subtitles | تزوّجت وأنجبت طفلاً فقط لأن.. ذلك هو الشيء الذي يتوقعه الكل منها. | 
| Büyüdüklerinde her ikisi de evlenmişler ve Mitsuyo'nun çocuğu olmuş. | Open Subtitles | ثم، تزوجتا بعد أن بلغتا سن الرشد وأنجبت ميتسويو أبناءً | 
| ama sonra hastam evlendi ve erkek olarak doğmuş, erkek olarak evlenip iki çocuk sahibi olmuş sonrasında erkekten kadına operasyon geçirmiş biriyle evlendi | TED | لكن مريضي بعد ذلك تزوج وقد تزوج من امرأة كانت ولدت كذكر وتزوجت كذكر وأنجبت طفلين ثم توجه نحو التحول ليصبح أنثى | 
| Daedalus'un yaratısı içerisinde saklanan Pasiphaë, hamile kaldı ve yarı insan yarı boğa olan minotoru dünyaya getirdi. | TED | وتقبع باسيفاي داخل البقرة الخشبية التي صممها دايدالوس. فحملت وأنجبت مسخًا نصفه إنسان ونصفه ثور. | 
| Bir kaç ay önce, 24 yaşındaki bir anne bizim hizmet verdiğimiz bir hastaneye geldi ve sezaryen doğum yaptı | TED | قبل بضعة أشهر، أتت أم عمرها 24 سنة إلى واحدة من المستشفيات التي نخدمها وأنجبت بعملية قيصرية | 
| Çalıştım, para kazandım, kendimi savundum ve çocuk yaptım. | Open Subtitles | عملت بجد ، وكسبت المال، دافعت عن نفسي، وأنجبت أطفال. | 
| Babam bir hizmetkârının karısıyla yatmış ve o da, ona Hasan adında bir evlât vermiş. | Open Subtitles | اضطجع أبي مع زوجة خادمه وأنجبت له ولدا يدعى حسن | 
| Bayan Battersby'nin Crosshedges'den aniden ayrılmasının nedeni Andrew Restarick'e âşık olması ve ondan bir çocuk sahibi olması mıydı? | Open Subtitles | إن سبب مغادرة الآنسة بيترسبي لمنزل كروس هيدجز كان على الأرجح لأنها و قعت في حب السيد أندروا ريستارك ، وأنجبت منه طفلاً | 
| İlk hasat şehirlere ve medeniyetlere hayat verdi. | Open Subtitles | لقد أنتجت أول فائض للبشر وأنجبت المدن والحضارات | 
| Ama geri döndüğümde piyano gitmişti ve ikiz kardeşlerim doğmuştu. | Open Subtitles | لكن عندما رجعت، اختفى البيانو وأنجبت أمي التوأم | 
| Senin de ağzından alev saçan bir ejderhayla evli olduğunu ve küçük mutant ejderha bebekleriniz olduğunu da söyleyeyim mi? | Open Subtitles | حسناً، وبينما أقول لها ذلك، لمَ لا أخبرها أنّك متزوج من تنين يتنفس ناراً، وأنجبت منها أطفال مخلطين. | 
| Annem öldü. Babam tekrar evlendi ve yeni karısı bir kız doğurdu. | Open Subtitles | توفيت أمي فأعاد أبي الزواج وأنجبت زوجته الجديدة فتاة | 
| Hamile değildi. Olabilirdi ve oldu. Kurşun yarasıyla gelen karınızın bebeği oldu. | Open Subtitles | بلى لقد كانت حبلى وأنجبت زوجتك المصابة بطلق ناري | 
| Ama kocası Avrupa'da ateşlendi ve öldü. | Open Subtitles | ،تزوجت وأنجبت طفلين كانا ولدً وفتاة | 
| Sahibime sadık kaldım ve yavrular doğurdum. | Open Subtitles | لقد استمعت إلى سيدي وأنجبت جراء. | 
| "Çocuğu doğurmaya karar verdim ve bir bebeğim oldu, bir oğlan". | Open Subtitles | " قرّرت أن أستمر بالحمل وأنجبت طفل, إبن " | 
| Onlara babamın hizmetkarının eşiyle yattığını ve ona bir çocuk verdiğini yani Hasan'ı Hasan'ın da şu an öldüğünü yan odada uyuyan çocuğunda Hasan'ın oğlu olduğunu söyleyin lütfen. | Open Subtitles | ...كما ترى يا جنرال صاحب اضطجع أبي مع زوجة خادمه وأنجبت له ولدا يدعى حسن | 
| ELIZABETH MURRAY SONUNDA EVLENDİ ve ÜÇ ÇOCUĞU OLDU. | Open Subtitles | تزوجت أخيرا وأنجبت ثلاثة أطفال | 
| Evlendi, çocuğu oldu ve ilk aşkını tamamen unuttu. | Open Subtitles | "تزوجت وأنجبت أطفالا ونسيت حبّها الأول." | 
| Ben de kızımız Cady'yi doğurdum, onu ve birbirimizi sevdik. | TED | وأنجبت ابنتي (كادي)، وأحببناها وأحببنا بعضنا. |