"وأن يكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmalı
        
    • ve
        
    • olması
        
    • bir
        
    Düşündüm ki, birbirimizin yanında olmalı ve kızlar arası bir bağ kurmalıyız. Open Subtitles وأشعر أننا، تعلمين، علينا البقاء سويا وأن يكون بيننا قوة ربط أنثوية.
    Ama bunu yapacak kişi sunucuları çökermek için gerçekten çok zeki olmalı. Open Subtitles لكن لا بدّ وأن يكون الشخص ذكيًا جدًا، ليعرف كيفية تعطيل الخوادم.
    - Her adamın bir kötü alışkanlığı olmalı, haksız mıyım? Open Subtitles كل رجل لابد وأن يكون لديه نقيصة واحدة، ألا توافقني؟
    Ayin için Drusilla'nın efendisi ve ay hilal halindeyken bir kilisede yapılması gerekiyor. Open Subtitles الطقوس تتطلب وجود مولاها وأن يكون ذلك في كنيسة في ليلة القمر الجديد
    Tanrı'nın altında tek bir ulus olmuş bölünmez özgürlük ve herkes için adaleti savunan Amerika Birleşik Devletleri'ne sadık kalacağıma ant içerim. Open Subtitles أتعهد بكل إخلاص أمام علم أمريكا بأن نكون دولة واحدة لا تتجزأ حت حماية الله وأن يكون القانون والحرية هما الحاكم بيننا
    ve bu kişinin karısı olması onu çok duygulandırmıştı. Open Subtitles وأن يكون هذا الشخص هو زوجته, أثر فيه بطريقة لا توصف.
    Doğada bizim anladığımız anlamda aşk varsa işte bu kesinlikle o olmalı. Open Subtitles لو كان يتواجد الحب الذي نعرفه في الطبيعة فلابدّ وأن يكون ذاك
    Katılımcıları iyi eğitilmiş olmalı ve kesin hedeflere sahip olmalı ve liderlerinin bu hedefleri nasıl yerine getirecekleri konusunda bir stratejileri olmalı. TED لابد للمشاركين فيه أن يتم تدريبهم جيدًا، وأن يكون لهم أهداف وضحة، ولابد لقادتهم أن يكون لهم استراتيجية تمكنهم من الوصول لأهدافهم.
    Demek istediğim, oylama yaşının 18 olmasının bir sebebi olmalı. TED أعني أنه لابد وأن يكون هناك سبب لجعل سن التصويت هو 18 سنة.
    İşe yaramalı, güvenli olmalı. TED فالأمر من المفترض أن ينجح وأن يكون آمنًا.
    Babanız çok önemli bir adam olmalı, Bn Bowles. Open Subtitles والدك لابد وأن يكون رجلا مهما جدا, آنسة باولز
    Her Amerikalının bir işi, ailesi ve kendine ait bir evi olmalı. Open Subtitles وأن يكون لكل مواطن مهنة شريفة وعائلة ومنزل يجمع فيما بينهم
    Hiç unutma, aşk sporunda değişkenlik olmalı! Open Subtitles ودائما تذكروا , لابد وأن يكون هناك تنويع فى ممارسة الجنس
    Bu ekibe ait olduğumuzu ispatlamanın bir yolu olmalı. Open Subtitles لابد وأن يكون هناك طريقه ما لكي نثبت بها أننا بالفعل ننتمي إلي العصابه
    Sadece bir iletişim sorunu olduğunu ve yukarıda her şeyin yolunda olduğunu umuyorum. Open Subtitles أأمل أن تكون فقط مشكلة في الاتصالات وأن يكون كل شئ بخير هناك
    Yüzünüzdeki birbirinize karşı anlamlı bakışlarınıza istinaden eşcinsel bir adamın futbol oynayabileceği ve dişçi olabileceğinden şüphe duyduğunuz anlamını çıkardım. Open Subtitles هل هذه النظرات المعبِّرة المتبادلة تعني أنكما تشكان في أن رجلا شاذا يستطيع لعب كرة القدم وأن يكون طبيب أسنان؟
    Pardon, nakit olması gerek demedim mi? Open Subtitles معذرةً. ألم أخبركِ أنه لابد وأن يكون نقدًا؟
    Bunun bir ismi olması gerektiğini biliyordum. Open Subtitles حسنًا ، كنتُ أعرف أنه لابدّ وأن يكون هناك اسم لذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more