| İcabında bir gecede harcıyoruz o parayı, ama o başka. Önemli olan itibarımızdır. | Open Subtitles | كنل نصرف أضعافها في ليلة واحدة إن أردنا إن سمعتنا هي التي على المحك |
| Bana inanmıyorsanız oğlunuz bir tane deneyebilir. | Open Subtitles | يمكن ﻷبنك أن يجرب واحدة إن كنت لا تصدقني |
| Ağızdan alınması halinde insanın östrojen seviyesini tavana vurduran bir kimyasal var. | Open Subtitles | هناك مادة كيميائية واحدة إن أعطيت له يمكن أن تسبب ارتفاع معدلات الإستروجين بشكل كبير |
| İşimizi daha kaybetmediysek bir tane buluruz sana. | Open Subtitles | سنعثر لك على واحدة إن لازلنا نملك أعمالنا |
| Eğer doğru yapmayacaksan yapmanın bir anlamı yok. | Open Subtitles | ليس هناك من داعي أن تحصل على واحدة إن لم تكن ستتقن صنعها |
| Ne yaptığından şüphelenseler senin önlemlerinin, onları bir saniye bile tutabileceğini sanıyor musun? | Open Subtitles | أتعتقد أنّ احتياطاتك ستبقى لثانية واحدة إن راودهم شكّ عمّا فعلتَ؟ |
| Evet, bir tane var. Aşağı gidip sola dönersen... | Open Subtitles | بالطبع, هناك واحدة إن ذهبتي هناك للأسفل على اليسار |
| Al bakalım. 300 dolar değilse bana da al bir tane. | Open Subtitles | تفضّلي. إحضري لي واحدة إن لم يكن منها ثلاثمائة دولار |
| İki kat belalı ikinci bir davan olabilecekken neden tek olsun ki? | Open Subtitles | حسنٌ، لما نتولى قضية واحدة إن كان بإمكاننا تولي قضيتين بضعف حجم المشاكل |
| - Şu anki koşullarda çok azimli değilsek bir sabotaj düzenleyecek kadar insan gücümüz var. | Open Subtitles | في الظروف الحالية لدينا القوى العاملة الكافية لإطلاق عملية تخريبية واحدة إن لم نكن طموحين جدًا |
| Onu bir daha görürsen tek gecelik olmaz. | Open Subtitles | ستكون علاقة لليلة واحدة إن لم تريه ثانية. |
| Unutmayın. "Evet" için bir kez göz kırpacaksınız. "Hayır" için iki kez. | Open Subtitles | تذكر، رمشة واحدة إن أردت أن تقول نعم |
| Sadece bir tane. | Open Subtitles | .سفينة واحدة, إن فشلت تستطيع أخذها. |
| Bu iş, beklersek ancak bir şekilde sona erecek. | Open Subtitles | سينتهي هذا بطريقة واحدة إن إنتظرنا |
| Şanssızsan bir gece. | Open Subtitles | وليلة واحدة إن لم تكوني محظوظة |
| Sam, sadece bir kere soracağım. Kabul etmezsen sorun değil. | Open Subtitles | (سام) سوف أطلب منك هذا لمرّةٍ واحدة إن أجبتَ بـ"لا" فلاَ |
| Şimdi ayrılırsan, bir daha asla dönemezsin ve Jen'i de sonsuza kadar kaybedersin. | Open Subtitles | فرصة واحدة إن رحلت الآن فلن تستطيع العودة وستخسر (جين) للآبد |
| İsterseniz bir tane alabilirsiniz. | Open Subtitles | خذ واحدة إن كنت ترغب |
| Birlikte çalışacaksak tek bir kuralım var, canım. | Open Subtitles | لديّ قاعدة واحدة... إن كنّا سنتعاون يا عزيزي... . |
| Gabe asıl hedefi değilse neden bir kez ateş etmiş? | Open Subtitles | لماذا يطلق النار مرة واحدة إن لم يكن (غايب) هو هدفه؟ |