| Üzerlerine sarı yıldız taktıklarından emin ol! | Open Subtitles | واحرص على أن يغطوا النجمة الصفراء التي على ملابسهم ولا حاجة للقلق |
| Eğer kira vermeden yaşamak istiyorsan otur şuraya ve bu güzel genç hanımların işi doğru düzgün yaptıklarına ve bir şeyler çalmadıklarına emin ol. | Open Subtitles | فلو أردت أن يبقى وضعك مجاني الإيجار فاجلس هنا واحرص على تولي هؤلاء الشابات الجميلات أعمالهن |
| Pencerelere de çift cam lazım. Bütün bu çöplerden kurtulduğuna emin ol. | Open Subtitles | ضاعف زاوية رؤية النافذة واحرص ان يتخلصوا من كل هذه التوافه |
| Bayanı aşağıya götür ve rahat etmesini sağla. | Open Subtitles | اوهو ، خذ السيدة للخن واحرص على راحتها شكرا لك ايها القبطان |
| LAPD'i arayın ve kayıp üniformaları olmadığına emin olun. | Open Subtitles | اتصل بشرطة لوس انجلوس واحرص على عدم افتقادهم إلى أية بزات. |
| Aynen. Kurt adamlarla yaptığı gizli toplantıları da anlattığından emin ol. | Open Subtitles | أجل، واحرص على أن يخبرك بكلّ لقائاته السريّة مع المذؤوبين. |
| Sen çiftliğe geri dön. Arsada ücra bir yer bul. Kimsenin bakmadığından emin ol. | Open Subtitles | لمَ لا ترجع للمزرعة وتجد مكان بطرفها مكان خفي, واحرص أن لا يراك أحد |
| Şimdi kapıdan kapıya gidip saklanmadığından emin ol. | Open Subtitles | لذا اذهب من بيت لآخر واحرص الا يكون مختباءً في بيت أي احد |
| Ve adını doğru yazdıklarından emin ol. | Open Subtitles | واحرص دائماً على أن يهجؤوا اسمك بشكل صحيح. |
| Bugünden sonra bir daha suratını görmeyeceğimden emin ol. | Open Subtitles | لذا اجلس واخرس واحرص ألا أرى وجهك بعد اليوم |
| Arka taraftan arabasına götür. Görülmediğinden emin ol. | Open Subtitles | رافقه إلى سيارته، إنها في الخلف واحرص على ألا يراك أحد |
| Onları uçağa götür. Herkesin güvende olduğundan emin ol. | Open Subtitles | خذهم إلى الطائرة، واحرص على سلامتهم جميعًا. |
| Bütün silahlarımızın ateşlenmeye hazır olduğundan emin ol. | Open Subtitles | واحرص من أن كل سلاح لدينا جاهز للإطلاق |
| Silahlarımızın hepsinin atışa hazır olduğundan emin ol. | Open Subtitles | واحرص من أن كل سلاح لدينا جاهز للإطلاق |
| Tamam, geride dur. Seni görmediğinden emin ol. | Open Subtitles | حسناً، ابقَ مكانك، واحرص على ألاّ يراك |
| Burada kalıp, çorbanın taşmadığından emin ol. | Open Subtitles | ابقَ واحرص على ألاّ يغلي أكثر من اللازم |
| Connie, ofisime göz kulak ol... ve kızımın odayı bırakmadığına emin ol, tamam mı? Oraya nasıI gitti? | Open Subtitles | (كوني)، ابقِ عينيك على مكتبي واحرص على ألاّ تذهب ابنتي لأيّ مكان، مفهوم؟ |
| Sıkı çalış, iyi iş yap herkesin senin onları asla bırakmayacağını düşünmelerini sağla. | Open Subtitles | العب بقسوة واحرص على أن يعرف الزنوج أنك تساند شعبك |
| Gecenin sonunda hepsinin yanında eve götürecekleri birer şişe olmasını sağla. | Open Subtitles | واحرص على أن يحصلوا جميعاً على زجاجة ليأخذوها معهم |
| O yüzden akıllı ol ve o manyak sik kafalının da akıllı olmasını sağla yoksa hepimiz batacağız. | Open Subtitles | كن ذكياً إذاً واحرص أن المخبول الآخر ذكيّ بدوره أو سيدفن روحه |
| - 3 nesneyi yan yana dizin ve aynı sırada olduklarından emin olun. | Open Subtitles | ضع 3 اشياء جانب بعضها، واحرص على أن تتنحى جانباً |