"والآخر في" - Translation from Arabic to Turkish

    • diğeri de
        
    • diğeri ise
        
    Biri Tulsa, Oklahoma'da, diğeri de St. Louis, Missouri'de. TED موقع في تلسا بمدينة أوكلاهوما، والآخر في سانت لويس بمدينة ميزوري
    Biri Punjab'da bir diğeri de Londra'da. Şimdi ne olacak? Open Subtitles واحد في البنجاب والآخر في لندن ماذا سيحدث؟
    Biri diş hekimliği okuyor, diğeri de sanat tarihçisi. Open Subtitles واحداٌ منهم في كلية طب الأسنان والآخر في مجال الفن التاريخي
    diğeri ise otele girişinden yarım saat sonra Çin Mahallesi'nden. Open Subtitles والآخر في الحي الصيني بعد حوالي نصف ساعة من وصولهم
    Bir tanesi üzüldüğüm zamanlar için, diğeri ise çok üzüldüğüm zamanlar için. Open Subtitles في الواقع، واحد في حالة كنت حزين، والآخر في حالة كنت حزين جداً
    İki erkek kardeşi varmış biri Tarafsız Bölge'de diğeri de Pasifik Eyaletleri'nde. Open Subtitles لديه شقيقان واحد في المنطقة المحايدة والآخر في دول المحيط
    Birisi tiyatroda, diğeri de kabarede oynuyormuş. Open Subtitles أحدهما على المسرح, والآخر في الملهى.
    Biri Stanford'da. diğeri de Washington Üniversitesi'nde. Open Subtitles -أحدهما في "ستانفورد" والآخر في "يوداب "
    Biri komada, diğeri de ameliyatta. Open Subtitles واحد في حالة غيبوبة, والآخر في العمليات
    Birini hemen orada öldürmüş diğeri de üst katta durumu kritik. Open Subtitles قتل أحدهم والآخر في الأعلى ...حالته حرجة
    Biri İsviçre'de 9 yaşında bir çocuk diğeri de Bavyera'da 93 yaşında biri. Open Subtitles أحدهم في "سويسرا" وذو 9 اعوام والآخر في "بافاريا" وعمره 93
    diğeri de arabanın içinde, tamam mı? Open Subtitles والآخر في السيّارة , حسناً ؟
    - Ehliyetlerine bakarsak... biri burada çalışan Jessica Miller, diğeri de Doug Taylor olmalı. Open Subtitles من خلال رخصة القيادة فإن أحدهم هي (جيسيكا ميلر)، وهي تعمل نادلة هنا (والآخر في الغالب هو (دوج تايلور
    Şu anda biri bir aslanın içinde, diğeri de hapiste. Open Subtitles أحدهما في بطن أسد والآخر في... السجن
    Bir tanesi üzüldüğüm zamanlar için, diğeri ise çok üzüldüğüm zamanlar için. Open Subtitles في الواقع، واحد في حالة كنت حزين، والآخر في حالة كنت حزين جداً
    ...ilki halka genel bir konuşma, ...diğeri ise Ticaret Odasındaki kahvaltıda. Open Subtitles الأول عامة الشعب، والآخر في غرفة التجارية أثناء الإفطار.
    Biri Alman Çoban Köpeği, diğeri ise İskoç ördek yakalama köpeği. Open Subtitles واحد، الراعي الألماني والآخر في نوفا سكوتيا بطة القرع المسترد.
    Biri araba kazasında diğeri ise kalp krizinden öldü. Open Subtitles واحد في تحطم سيارة والآخر في نوبة قلبية
    diğeri ise kuzey rampasının sonunda. Open Subtitles والآخر في نهاية المنحدر الشمالي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more