daha kötüsü, bunları yaparak karakteri zayıf göründüm, ve onun kararlı, kendinden emin mizacı bunu kaldıramadı. | Open Subtitles | والأسوء من ذلك أنني كنت ضعيفة الشخصية في ذلك وذلك شئ لم يكن ليتحمله بطبعه الواثق و تصميمه |
Eğer ortada bilgilendirme namına bir şey yoksa, ya da daha kötüsü, yanlış bilgilendirme varsa; bu, vahim kararlar alınmasına yol açabilir ya da şiddetli bir tartışmada bütün girişimleri bastırabilir. | Open Subtitles | حينما لايكون هنالك معلومات, والأسوء من ذلك,معلومات مغلوطة, قد تؤدي إلى نتائج كارثية وتصعق أي محاولة لنقاشٍ عادل. |
Ve her şeyi duymaktan daha kötüsü her şeyi duymamaktı. | Open Subtitles | والأسوء من أن تسمع كل شيئ هو ألا تسمع أي شيء |
Hatta daha kötüsü isyan çıktığını. | Open Subtitles | والأسوء من ذلك, أعمال شغب... لا أحد يريد ذلك |
Ve daha kötüsü, giyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | والأسوء من ذلك ليس لدي ما أرتديه |