| Bir yıllıkların bitkisel dokuları, kökleri ve yaprakları kalıtımsal direnç, kaçınma ve tolerans özellikleri açısından çok fazla şeye sahip değildir. | TED | كالأنسجة النباتية، والجذور والأوراق الحولية، ليس لها الكثير من المقاومة الكامنة وخواص التجنب والتحمل. |
| Alman halkının mücadele isteğini ve direnme gücü hakkında çok yanılıyorsunuz! | Open Subtitles | كنت على خطأ جسيم الرغبة في القتال, والتحمل من الشعب الألماني! |
| "...annesine ve babasına yaptıklarına rağmen, onun iyiliği için sabırlıca ve kibarca buna katlanabilmeleri..." | Open Subtitles | مقاطعاً أباه وأمه كم مقدار الصبر والتحمل الذى عانوه من أجله |
| Direnç için iyi el becerisi ve tahammül... | Open Subtitles | لا شئ إنَّه مفيدٌ جداً للتقوية والبراعةِ والتحمل |
| İblis taktikleri, silahlar, dövüş ve dayanıklılık. | Open Subtitles | استراتيجية الشياطين، الأسلحة، المعركة والتحمل. |
| Ne yapmak istediğimi, nereye gitmek istediğimi algılayıp güç ve mukavemetimi artırır. | TED | انه يقرأ " يستشعر " ما اقوم به .. والى اين اذهب ومن ثم يقوم بتعديل القوة والتحمل |
| Dayanıklılık, azim ve savaşma içgüdüsü çelik gibi sinirler ve emsalsiz çarpışma gücü. | Open Subtitles | -كالإصرار والتحمل ، وغريزة القتال -غياب العصبية وقوة لا مثيل لها في إحداث الصدمة |
| En zor zamanlarda, ruhun yenilenir, ve yola devam edip dayanman için sana güç verir. | Open Subtitles | في أسوأ الأوقات الروح يعاد ملئها... وتعطى لها القوة للإستمرار والتحمل |
| Somethingroyal'in tayının sıra dışı bir hız ve güç birleşimi olabilir. | Open Subtitles | المهر الذي ستنجبه " سمثنج رويال" مزيج غير عادي من السرعة والتحمل |
| Dayanıklı ve güçlü ayrıca hızla yükseliyor. | Open Subtitles | كما أن القدرة والتحمل كالصاروخ |
| Güç, hız, dayanıklılık ve takım çalışması. | Open Subtitles | القوة السرعة والتحمل والعمل الجاعي |
| Adam, güçlüsün, hızlısın ve yorulmuyorsun. | Open Subtitles | أدم من القوة والسرعة والتحمل . |
| Polislik sadece güç ve dayanıklılıktan fazlasıdır. | Open Subtitles | عمل الشرطة كان القوة والتحمل |