| Ve kalabalık çıldırdı! Ve Gordon'ın şey derken ki surat ifadesini hiç unutmam. | Open Subtitles | والجمهور جن جنونه وانا لن انسى النظره على وجه جوردن , عندما قال |
| Çok zor nefes alıyor, soluk soluğa. Son nefesini veriyor. Ve kalabalık çılgına dönüyor. | Open Subtitles | وهو يختنق ويقاوم لآخر أنفاسه والجمهور يهتف بجنون |
| Lou gemilerde eski şarkılarını söylemeye başladı ve seyirciler de bu söylediği şarkılara bayıldı. | Open Subtitles | بدأ بالعرض في رحلات البحر والجمهور أحبوه |
| İşte! Takımlar sahaya çıkıyor ve seyirciler çılgınca alkışlıyor. | Open Subtitles | بدأت الفرق في النزول إلى الملعب والجمهور متحمس لدرجة الجنون .. |
| Ya kamu, Hanımefendi? | Open Subtitles | والجمهور يا سيدتي؟ |
| Böylece seyirci girişte olacakları görebilecek... | Open Subtitles | والجمهور سيشاهد لَمْحَة الدخولِ قَبْلَ أَنْ تحْدثُ. |
| Babam şampanya kadehlerini tokuşturmaya bayılır, ve halk da bunu sever! | Open Subtitles | يحبّ الأبّ سيط فوق الحملات، والجمهور يحبّه! |
| Amerikan izleyicilerle Avrupalı izleyiciler arasındaki fark nedir? - Aslında Amerikan izleyicileri... | Open Subtitles | ما الفرق بين الجمهور الأمريكي والجمهور الأوربي؟ |
| Ve kalabalık deliye dönüyor. Ama bir saniye, Big Show geri dönüyor. | Open Subtitles | والجمهور تشوق أكثر ولكن انتظرو بيج شو عاد. |
| İşte Wimbledon'da sahneye çıkmak üzereydik kendisinin ilk albümüydü Ve kalabalık o kadar... | Open Subtitles | "كان علي وشك ان يصعد علي المسرح في"ويمبلدون هذا كان.. هذا كان ..البومه الاول والجمهور كان |
| Başlıyoruz. Başlıyoruz Ve kalabalık bağırır | Open Subtitles | * ها نحن نبدأ ها نحن نبدأ * *والجمهور يبدأ * |
| Ve kalabalık bağırır Ben süperstarım, arabam çok havalı | Open Subtitles | *والجمهور يبدأ * *أنا نجم ولدي سيارة رائعة* |
| Elizabeth dönemi tiyatrosunun parlak günlerinde iki tiyatro, yazarlar ve seyirciler için savaşıyordu | Open Subtitles | في أيام مجد المسرح الإيليزابيثي، مسرحان كانا يتقاتلان علي الكتّاب والجمهور |
| ve seyirciler, ucuz biraları biterse herkesten daha acımasız olabilir. | Open Subtitles | والجمهور هو الأسوء على الاطلاق إن نفدت جعتهم الرخيصة |
| Büyük bir veda için sahne kuruldu ve seyirciler geldi. | Open Subtitles | فالمسرح منصوب والجمهور محتشد من أجل الوداع الكبير. |
| Ya kamu, Hanımefendi? | Open Subtitles | والجمهور يا سيدتي؟ |
| Görünüşe göre seni sevdiler çocuk, hem seyirci her zaman kaklıdır. | Open Subtitles | يبدو أنهم معجبون بك يا صغيرتي والجمهور دائماً على حق |
| Trend belirleyiciler, yaratıcı katılımcı toplulukları, tamamen beklenmezlik, herkesin erişebileceği yeni çeşit medya ve yeni çeşit kültürün bu karakteristik özellikleri ve seyirci popülariteyi tanımlıyor. | TED | صناع الأذواق، المجتمعات الإبداعية المشاركة، عنصر المفاجأة، هذه هي مواصفات نوع جديد من الوسائط ونوع جديد من الثقافة حيث كل واحد يستطيع الوصول إليها والجمهور يحدد الشعبية. |
| Seyirciler de "Böcekleri de bırak!" diye bağırıyorlar. | Open Subtitles | "! والجمهور يصرخ "اطلقوا الحشرات |
| Seyirciler de "Böcekleri salın." diyor. | Open Subtitles | والجمهور يقول "أطلقوا الحشرات" |
| Babam şampanya kadehlerini tokuşturmaya bayılır, ve halk da bunu sever! | Open Subtitles | يحب ابى هذه الحملات والجمهور يحب هذا |
| Vuruyor. Sayıyı alıyor. Tribünler çılgına dönüyor. | Open Subtitles | هو يصوب، وينجح فى التسجيل والجمهور يصيح. |
| Bu gece jüri izleyiciler olacak. Kimin kazanıp kimin kaybettiğine onlar karar verecekler. Harika, teşekkürler. | Open Subtitles | والجمهور يحدد من يفوز ومن يخسر |