| Çikolata ezilmişti, bu nedenle ben de parçaları süt ve dondurmayla karıştırdım ve şu anda da onu içiyorum. | Open Subtitles | ذابت الشوكولاتة فمزجتها بالحليب والمثلجات وها أنا أشربها الآن |
| Süreci önemsediğini sanıyordum. Süreç ve dondurma. | Open Subtitles | إعتقدتُ أنك تهتم للعملية العملية والمثلجات |
| Kalkmalı mıyım çay, pasta ve dondurmadan sonra? | Open Subtitles | هل عليّ بعد أحتساء الشاي وتناول الكعك والمثلجات |
| Dondurma ve en son dedikodular. | Open Subtitles | والمثلجات والثرثرة عن آخر الأحداث |
| Bir anda krep ve dondurma krizine girdim. | Open Subtitles | وأشعر برغبة فجأة بتناول الكعك المحلى والمثلجات... |
| Eminim hala bir kova patlamış mısır ve soğuk içecekle girilebilen matineler vardır. | Open Subtitles | أنا متأكد بأن العرض النهاري لا يزال يقدمون الـ"بوب كورن" والمثلجات |
| ... ve dondurma, suitimizde de prova yemeği var. | Open Subtitles | والمثلجات في جناحنا بعد بروفة العشاء |
| Hanımlar simit ve dondurmaya aşeriyorlar. | Open Subtitles | السيدات يردن الكعك والمثلجات |
| pasta ve dondurmayı unuttu. | Open Subtitles | انسوا الكيك والمثلجات |
| Patlamış mısır ve dondurma nerede? | Open Subtitles | إذن أين البوشار والمثلجات ؟ |
| Dondurulmus yogurt ve... Yok, hayir, hepsi bu kadar. | Open Subtitles | والمثلجات وكل شئ |
| - Kraker ve dondurma getirdik. | Open Subtitles | - لقد جلبنا الكعك والمثلجات |
| ve dondurma. | Open Subtitles | والمثلجات |