| Üç dakika var. Newcastle'ın zamanı azalıyor. | Open Subtitles | تبقت فقط 3 دقائق والوقت ينفذ من نيوكاسل |
| Yaşnız başına bir yere kapatılmış zamanı azalıyor tahmin etsem böyle derdim. | Open Subtitles | وحيدة ومحتجزة ...والوقت ينفذ أعني، إذا كان لي أن أخمن |
| Umarım çünkü organın ömrü 18 saat ve alıcımız Jason Helani'nin zamanı azalıyor. | Open Subtitles | لأن فترة حفظ ذلك العضو هي18ساعة, والوقت ينفذ من المتلقي "جايسون هيلاني". |
| - Kolay olmayacak ve vaktimiz azalıyor. | Open Subtitles | لن يكون ذلكَ سهلاً والوقت ينفذ منّا |
| Bize, bu Hutt'ı Tatooine'e götürmemiz emredildi... - ...ve vaktimiz azalıyor. | Open Subtitles | مهمتنا هي أن نعيد ذاهات إلى (تاتوين) والوقت ينفذ يداهمنا |
| Foster yardım etmeyi reddediyor. Bay Cole'u getirmek için vaktimiz azalıyor. | Open Subtitles | ورفض (فوستر) مساعدتنا والوقت ينفذ منا لإسترجاع السيد (كول) |