"وتأكد" - Translation from Arabic to Turkish

    • emin ol
        
    • emin olun
        
    • olsun
        
    • kontrol et
        
    • unutma
        
    Malla beraber git ve güvende olduğundan emin ol. Hiç eğlenmiyorsun. Open Subtitles أنت اذهب مع البضاعة وتأكد من سلامتها. انت لا تستمع بوقتك.
    Çekici derine sapla ve adımını atmadan önce... iyice saplandığından emin ol. Open Subtitles فلتغرس حديدتك عميقًا وتأكد من أنها ثابتة قبل أن تتخذ خطوتك الأخرى.
    Çekici derine sapla ve adımını atmadan önce... iyice saplandığından emin ol. Open Subtitles فلتغرس حديدتك عميقًا وتأكد من أنها ثابتة قبل أن تتخذ خطوتك الأخرى.
    Binanın önünde ekiplere ihtiyacımız var.... ve otelin tüm çıkışlarının tutulduğundan emin olun. Open Subtitles نحتاج وحدات حول ،الواجهه الأمامية الآن وتأكد أن كُلّ المخارج لهذا الفندق مُغلقة
    Sadece konuşmaya devam edelim. İçerisinde her şey yolunda olsun da. Silah! Open Subtitles إستمر فى التحدث فقط وتأكد من أن كل شئ على ما يرام فى الداخل حسناً ؟
    Bu, onun gittiği anlamına gelmez. Git kapının dışını kontrol et. Open Subtitles هذا لا يعني انه خرج إذهب وتأكد خارج الباب
    Yalnız başına olduğunu ve düşmanların bir haftaya geleceğini anladığından emin ol. Open Subtitles وتأكد أنه تفهّم بأنه سيكون في عزله مع قوات العدو خلال أسبوع
    Üç yolcu, ve bir tıbbi yardım takımı hazır olduğundan emin ol. Open Subtitles ثلاثة رُكاب وتأكد من أن يكون هُناك فريق طبي مُستعد في إنتظارنا
    Üç yolcu, ve bir tıbbi yardım takımı hazır olduğundan emin ol. Open Subtitles ثلاثة رُكاب وتأكد من أن يكون هُناك فريق طبي مُستعد في إنتظارنا
    Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. Open Subtitles لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيء يسير حسب الخطة
    Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. Open Subtitles لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيئ يسير حسب الخطة
    Çiçekleri avluya gönder ve onların iletildiğinden emin ol. Open Subtitles أرسل الزهور إلى الفناء وتأكد من وصولهم بنفسك
    İyi görünüyor dostum, yalnız şu jantları aldığından emin ol. Open Subtitles اعتن بها جيداً صديقي وتأكد من تنظيف الحواف
    Onlara dil dökeceğim Donnchadh'ın bunu öğrendiğinden emin ol. Open Subtitles أكثر مما تتخيّل لأنه يحبك سأُقنعهم بالخروج وتأكد من أن دونيكاند يعرف هذا
    Onlara dil dökeceğim Donnchadh'ın bunu öğrendiğinden emin ol. Open Subtitles سأُقنعهم بالخروج وتأكد من أن دونيكاند يعرف هذا
    Bir bak. Kaza olduğundan emin ol. Open Subtitles ألق نظرة على الأمر, وتأكد من أنه كان حادثاً
    Bir daha örümcek ağı görürseniz dikkatli bakın, kara dul örümceği olmadığına emin olun ve sonra içinden geçin. TED إذا، المرة القادمة التي ترى فيها شبكة عناكب، أنظر جيدا وتأكد أنها ليست عنكبوت الأرملة السوداء وسِر بها.
    Ve ışıkları da açtığınıza emin olun, çünkü bir başka risk daha almayacağım. Open Subtitles وتأكد من أن تومض بالأنوار لأني لن أجازف مرة أخرى.
    Çadırı şuraya kurun ve yolun tam ortasında olduğundan emin olun. Open Subtitles أنصب الخيمة هناك وتأكد أنها بمنتصف الطريق
    Cips ve bira geliyor..gözün üzerinde olsun, bişey çalmasın Open Subtitles بعض التاكو والجعه قادمين أبق عينك عليه وتأكد ألا يسرق أي شىء
    Yan binaya gidip herkes iyi mi, kontrol et. Open Subtitles إذهب إلى الجانب الأخر من المبنى وتأكد أن كل شئ على ما يرام
    Fatura al. Fatura almayı unutma. Open Subtitles وخذ منها إيصال استلام، وتأكد أنك حصلت على هذا الإيصال.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more