| Malla beraber git ve güvende olduğundan emin ol. Hiç eğlenmiyorsun. | Open Subtitles | أنت اذهب مع البضاعة وتأكد من سلامتها. انت لا تستمع بوقتك. |
| Çekici derine sapla ve adımını atmadan önce... iyice saplandığından emin ol. | Open Subtitles | فلتغرس حديدتك عميقًا وتأكد من أنها ثابتة قبل أن تتخذ خطوتك الأخرى. |
| Çekici derine sapla ve adımını atmadan önce... iyice saplandığından emin ol. | Open Subtitles | فلتغرس حديدتك عميقًا وتأكد من أنها ثابتة قبل أن تتخذ خطوتك الأخرى. |
| Binanın önünde ekiplere ihtiyacımız var.... ve otelin tüm çıkışlarının tutulduğundan emin olun. | Open Subtitles | نحتاج وحدات حول ،الواجهه الأمامية الآن وتأكد أن كُلّ المخارج لهذا الفندق مُغلقة |
| Sadece konuşmaya devam edelim. İçerisinde her şey yolunda olsun da. Silah! | Open Subtitles | إستمر فى التحدث فقط وتأكد من أن كل شئ على ما يرام فى الداخل حسناً ؟ |
| Bu, onun gittiği anlamına gelmez. Git kapının dışını kontrol et. | Open Subtitles | هذا لا يعني انه خرج إذهب وتأكد خارج الباب |
| Yalnız başına olduğunu ve düşmanların bir haftaya geleceğini anladığından emin ol. | Open Subtitles | وتأكد أنه تفهّم بأنه سيكون في عزله مع قوات العدو خلال أسبوع |
| Üç yolcu, ve bir tıbbi yardım takımı hazır olduğundan emin ol. | Open Subtitles | ثلاثة رُكاب وتأكد من أن يكون هُناك فريق طبي مُستعد في إنتظارنا |
| Üç yolcu, ve bir tıbbi yardım takımı hazır olduğundan emin ol. | Open Subtitles | ثلاثة رُكاب وتأكد من أن يكون هُناك فريق طبي مُستعد في إنتظارنا |
| Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. | Open Subtitles | لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيء يسير حسب الخطة |
| Sen burada kalıp her şeyin planlandığı gibi gittiğinden emin ol. | Open Subtitles | لا، لا، ابقَ أنت هنا وتأكد من أن كل شيئ يسير حسب الخطة |
| Çiçekleri avluya gönder ve onların iletildiğinden emin ol. | Open Subtitles | أرسل الزهور إلى الفناء وتأكد من وصولهم بنفسك |
| İyi görünüyor dostum, yalnız şu jantları aldığından emin ol. | Open Subtitles | اعتن بها جيداً صديقي وتأكد من تنظيف الحواف |
| Onlara dil dökeceğim Donnchadh'ın bunu öğrendiğinden emin ol. | Open Subtitles | أكثر مما تتخيّل لأنه يحبك سأُقنعهم بالخروج وتأكد من أن دونيكاند يعرف هذا |
| Onlara dil dökeceğim Donnchadh'ın bunu öğrendiğinden emin ol. | Open Subtitles | سأُقنعهم بالخروج وتأكد من أن دونيكاند يعرف هذا |
| Bir bak. Kaza olduğundan emin ol. | Open Subtitles | ألق نظرة على الأمر, وتأكد من أنه كان حادثاً |
| Bir daha örümcek ağı görürseniz dikkatli bakın, kara dul örümceği olmadığına emin olun ve sonra içinden geçin. | TED | إذا، المرة القادمة التي ترى فيها شبكة عناكب، أنظر جيدا وتأكد أنها ليست عنكبوت الأرملة السوداء وسِر بها. |
| Ve ışıkları da açtığınıza emin olun, çünkü bir başka risk daha almayacağım. | Open Subtitles | وتأكد من أن تومض بالأنوار لأني لن أجازف مرة أخرى. |
| Çadırı şuraya kurun ve yolun tam ortasında olduğundan emin olun. | Open Subtitles | أنصب الخيمة هناك وتأكد أنها بمنتصف الطريق |
| Cips ve bira geliyor..gözün üzerinde olsun, bişey çalmasın | Open Subtitles | بعض التاكو والجعه قادمين أبق عينك عليه وتأكد ألا يسرق أي شىء |
| Yan binaya gidip herkes iyi mi, kontrol et. | Open Subtitles | إذهب إلى الجانب الأخر من المبنى وتأكد أن كل شئ على ما يرام |
| Fatura al. Fatura almayı unutma. | Open Subtitles | وخذ منها إيصال استلام، وتأكد أنك حصلت على هذا الإيصال. |