| Ama onunla yüzleştim, o konuda konuştuk ve aslına bakarsan bu daha da yakınlaşmamızı sağladı. | Open Subtitles | ولكنّ المهمّ هو أنّي واجهتُه وتحدّثنا في الأمر، وقرّبنا ذلك من بعضنا في الواقع |
| - Tüm telefon ve mali kayıtlarına baktık. Arkadaşları ve komşularıyla da konuştuk. | Open Subtitles | لقد فحصنا الهاتف والبيانات الماليّة وتحدّثنا إلى الأصدقاء والجيران. |
| Bir saat kadar oturduk, konuştuk. | Open Subtitles | .. جلسنا وتحدّثنا قرابة ساعة .. |
| Bir süre sağdan soldan konuştuk, | Open Subtitles | سرنا لفترة من الوقت وتحدّثنا فيما بيننا |
| - Adli tabibin ofisiyle de konuştuk. | Open Subtitles | وتحدّثنا مع مكتب الطبّ الشرعيّ. |
| Biraz dolaştık, konuştuk. | Open Subtitles | تمشينا بالجوار وتحدّثنا |
| Castle, bunu daha önce konuştuk. | Open Subtitles | لقد سبق وتحدّثنا في هذا يا (كاسل). |