"وتد" - Translation from Arabic to Turkish

    • kazık
        
    • kazığa
        
    • kazığı
        
    • Peg
        
    • kazıkla
        
    • kazığın
        
    • kazığını
        
    Ancak ateşle, kafası kesilerek ve kalbine bir kazık saplayarak öldürülebilir. Open Subtitles يمكن فقط قتله بالنار أو قطع الرأس أو وتد فى القلب
    Vampirlere kazık saplayabilirim. Open Subtitles بامكاني أن أغرس وتد خشبي في مصاصين ادماء
    Deneyen olursa, benden bir kurşun ya da ondan bir kazık yer. Open Subtitles أى شخص سيحاول, سيتلقى رصاصة منى, أو وتد منه
    Bunu yapanın kellesini gövdesinden ayırıp bir kazığa geçirmenizi istiyorum. Open Subtitles آتني برأس أيًّا يكُن من فعل ذلك وضعها على وتد.
    Kol'u hançerlemedin. Kalbime dayanmış Akmeşe kazığı işleri biraz zora soktu. Open Subtitles حسنٌ، توجيه وتد السنديان الأبيض صوب قلبي صعّب من الأمور قليلًا
    Vay canına Peg... bunun anlamını biliyor musun? Open Subtitles يا إلهي .. وتد هل حقاً تعنين بأن ؟
    Ben de burada elimde kanlı bir kazıkla duruyorum. Open Subtitles وأنا واقف هناك ومعي وتد ربما بعض الدماء عليه
    Yani teknik olarak benim bir yüreğim yok. Eğer biri ona kazık saplarsa, yok olursun. Yani kalbin sayılıyor. Open Subtitles شخص ما يضع وتد فيه ، أنت لن لن يكون لديك شيء لذا قلبك يعمل
    Yemin ederim, kalbime kazık çakıyorlar bazen. Open Subtitles أقسم,أنا على وشك إدخال وتد مبرقش خلال قلبيهما الصغير
    Onu, kalbine kazık saplanmış şekilde bir mezarlıkta bulduk. Open Subtitles وجدناه في المقبرة شخص ما وضع وتد في قلبه
    Parmak izlerinin olduğu tahta bir kazık bulduk. Kedi, kuşu öldürmek için yavaşça süzülüyor. Open Subtitles وجدنا وتد خشبي عليه بصمات أصابعك في جميع الأنحاء
    O yüzden birkaç ay önce ölen kimse itiraf etsin ve kalbine bir kazık saplayalım. Open Subtitles لذا فمن مات فعلا قبل بضعة أشهر، فليظهر نفسه حتى نطعنك بـ وتد في قلبك
    Hepimiz bir kazık alacağız, onu saklı tutacağız ve karşımıza çıkacak her fırsatı kollayacağız. Open Subtitles إذاً، جميعنا لديه وتد يخفيه في إنتظار متى تلوح الفرصة.
    Eğer böyle bir ölüm bizde olsaydı... katili bir kazığa bağlar, vücudunu balıklara yem ederdik. Open Subtitles لو حدثت الوفاة عندنا .. سنربط القاتل على وتد و سنجعل جسده طعاماً للأسماك.
    Lanet olsun Erzebet ben olmasam kazığa geçirilip yakılacaktın. Open Subtitles في الحقيقة يا أرشبت لولا وجودي لأحرقت على وتد
    Vampiri kazığa sokma imtiyazı uygulanabilir olsaydı inan bana şu an burada oturuyor olmazdın. Open Subtitles إن كان غرس وتد في مصاص دماء من الأسرة الملكية خيار قابل للتطبيق صدّقني، لن تكون جالساً هنا
    Tıpkı gizli kamera gibi. Böylece onu bulup kazığı kıçına sokabiliriz! Open Subtitles إنها مثل آلة تصوير مراقبةِ، لذا يُمْكِنُ أَنْ .نجِدْه وندق وتد به
    Ve annemizin büyüsü sağ olsun o bir vampir. Elinde de onu öldürmeyen bir akmeşe kazığı var. Open Subtitles وصار مصّاص دماء بفضل أمي، حتّى أنّ وتد السنديان الأبيض لا يقتله.
    Bak, Peg, bu Sokak Köpeği. Open Subtitles النظرة، وتد. هو الصعلوكُ.
    Evet. Anlat bize, Peg. Open Subtitles أخبرْنا عنه، وتد.
    Kalbimin dibinde duran bir kazıkla ne kadar rahat edebilirsem o kadar. Open Subtitles كراحة أي شخص يتواجد وتد بإتجاه قلبه
    kazığın akıbetini öğrenmeden hiçbir yere gitmiyorum. Open Subtitles لن أبارح مكاني ريثما أعرف مكان وتد السنديان الأبيض.
    En azından siz benim işbirliğine hiç yanaşmayan ikinci kişiliğimi ben ya da o Akmeşe kazığını nereye sakladıysa söylemeye ikna edene kadar. Open Subtitles على الأقل ريثما تُقنعوا أنفصامي بالبوح بمكان وتد السنديان الأبيض.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more