| Ve Sence bu milyar dolarlık uyduyu kullanmak için doğru bir yol mu Jeremy? | Open Subtitles | وتعتقد أن هذه وظيفة القمر الذي يسـاوي بلايين الدولارات جيرمي |
| Ve sen onun halüsinasyonuyla ilişki kurarak onun bilinçaltına inebileceğini düşünüyorsun. | Open Subtitles | وتعتقد أنك قادر على دخول ذاكرتها اللاواعية عبر دخولك في هلوساتها؟ |
| Akıllı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | قالت أنك تروق لها كثيراً، وتعتقد أنك ذكي |
| Benim için hepiniz aynısınız. Bitik haldesin ve yaptığın şeyin bunu değiştireceğini sanıyorsun. | Open Subtitles | جميعكم متشابهون بالنسبة لي، أنت محطم وتعتقد أن ما تفعله سوف يصلح الأمر |
| Bütün geri kalmışlığına rağmen hala bazı şeyleri değiştirmeye uğraşıyor ve buna inanıyor. | Open Subtitles | على الرغم من كل تخلفها، إلا أنها ما زالت تتصرف وتعتقد أنها قادرة على تغيير الأشياء |
| Ülkenizin savaşa girmesinin iyi bir fikir olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | وتعتقد إنها فكرة صائبة لتدخل بلدكَ في هذه الحرب ؟ |
| - Melekleri korkuttu mu Sence? | Open Subtitles | شعور بالغثيان وتعتقد أنه قد أخاف الملائكة ؟ |
| Televizyon temsilcisi sadece. Yani Sence stüdyoyu idare edebilir mi? | Open Subtitles | إنها وكيلة تلفزة وتعتقد أنها قادرة على تسيير أستوديو؟ |
| Sence bunun sana olan güvenimi arttırması mı, azaltması mı gerekiyor? | Open Subtitles | وتعتقد هذا يميل بي للثقة فيك أكثر أو أقل ؟ |
| Ve başına gelenler de dâhil, onunla aynı hayatı yaşayacağını düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتعتقد بأنك ستعيش حياتك مثله بالضبط مثلما حدث له بكل شيء؟ |
| Birini aptal yerine koydun, ve şimdi komik olduğunu düşünüyorsun? | Open Subtitles | تجعل شخصاً ما يبدو أحمقاً وتعتقد بأنه أمر مضحك ؟ |
| Başına gelen en güzel şeyin annem olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | وتعتقد أن علاقتك بأمي هي أفضل شيء حدث في حياتك؟ |
| Öldürdüm bile. Şimdi bizi öldürdüğünü düşünüyor ve bundan sıyrılabileceğini. | Open Subtitles | حقا قتلت نفسنا، انها تعتقد باننا متنا وتعتقد بانها قد نجحت |
| Erkekler, onun yerinde olmak istiyor, Kızlar onu değiştirebileceklerini düşünüyor. | Open Subtitles | يريد الرجال أن يكونوا مثله وتعتقد الفتيات أنهن قادرات على تغييره |
| Saçma hikâyelerinin insanların ilgisini çektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | وتعتقد أن هذه القصص السخيفة ممتعة للآخرين |
| Ve sen bu adamlardan birinin onu mimlemiş olduğunu düşünüyorsun. | Open Subtitles | وتعتقد أحد الرجال وضع قاتل مأجور على رأسه |
| Bunu görüp benim hakkımda her şeyi bildiğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أترى ذلك الجرح وتعتقد أنك تعلم كل شيء عني ؟ |
| Ayrıca birilerinin ya da bir şeyin onun peşinde olduğuna inanıyor. | Open Subtitles | وتعتقد أيضا بأن شىء ما أو شخص ما يتعقبها |
| Orada öylece durmuşsunuz ve o kişinin ölmekte olduğunu düşünüyorsunuz ve hiçbir şey yapamıyorsunuz. | Open Subtitles | تقف هناك وتعتقد أنه بكل بساطة يحتضر وأنت عاجز عن فعل أي شيء. |
| Vaiz kızıyla evlendim ve hala iane topladığını sanıyor. | Open Subtitles | تزوجت من إبنة كاهن وتعتقد أنها تجمع تبرعات |
| Ve senden nefret etmelerinin tek sebebinin bu olduğuna mı inanıyorsun? | Open Subtitles | وتعتقد أن هذا هو السبب الوحيد لكرههم لك؟ |
| Ayrıca, Asyalı kızların minicik ellerine bakıp penisinizin onun elinde tıpkı bir lağım borusu gibi görüneceğini düşünürsünüz. | Open Subtitles | ثم ستلقي نظرة على الأيدي الضيقة لفتاة آسيوية وتعتقد أن عضوك سوف يبدو كماسورة المجاري في قبضتها |
| Daha bugün tanıştığım birinin ismini kızıma vereceğimi mi sandın? | Open Subtitles | ألتقيت بكِ اليوم وتعتقد أنني سوف أسمي أبنتي وفقاً لأسمكِ؟ |